Kötü olan, iktidarların hata yapması değil, hatalarından ders almamasıdır. Her iktidar hata yapar, her politika doğru sonuçlar vermeyebilir. Önemli olan, yanlışı görüp tedbirini almaktır. Tedbir, yanlışı sürdürmek yönünde olursa işler daha da kötüleşir.
Saray iktidarı, tam olarak bunu yapıyor. Anketler kötü geldikçe eriyen oylar için ülkeyi daha da zora sokacak yollara baş vuruyor. En son Suriyelilere vatandaşlık vermeyi ima eden açıklamalar yapıldı. Bu kayıtlı 4 milyon, kayıtsız 5 milyon olan Suriyelinin Türkiye nüfusuna dolayısıyla -seçim sistemine eklenmesi- demek.
Hesap, Suriyelileri vatandaş yapıp eriyen oyları bu yolla kapatmak. MHP buna ne der bilmiyorum ama Bahçeli'nin bir şekilde ikna edileceğini düşünüyorum. Çünkü Bahçeli, en olmaz denilen konularda bile ikna edildi. En basiti Öcalan'ın idamının askıya alınması. Meydanlarda idam diye bas bas bağıran Bahçeli, iş başa düşünce verdiği sözleri unutarak 30 bin kişinin katilinin idamını askıya almayı seçti.
Bugün HDP söylemlerinin de çok inandırıcılığı yok. Bu iktidarın HDP'ye ihtiyacı var. Gündemi değiştirmek, hırsızlığı, yolsuzluğu, ekonomik krizi unutturmak için HDP biçilmiş kaftan.Bahçeli bağırdıkça, seyirci "vur vur ölmesin bir daha ringe dönmesin" diye alkış tutuyor. Halbuki etnik ayrılıkçılık en direngen,en inatçı kalkışma biçimidir. Kışkırtarak değil, yatıştırarak üzerine gidilmelidir.
İktidar, millet realitesini kabul etmiyor,Erdoğan defalarca milliyetçiliği ayaklarının altına aldığını söyledi.Milliyetçilere ağır ithamlarda bulundu. Bugün AKP'nin HDP ile ortak noktaları, MHP ile ortak noktalarından çok daha fazladır. İktidar milliyetçiliği yok etmek için -milliyetsiz, milletsiz- bir Türkiye istiyor. Milleti olmayan devletlerin nasıl dağıldığını göremiyor. Burnumuzun dibindeki Suriye'nin aslıda millet olamamanın sıkıntılarını yaşadığını anlayamıyor. Ülkeyi bir sığınmacılar ülkesine çevirmek istiyor. Mümkün olsa demografik yapıyı bozmak için Ülke Arap yerleşimine açılacak.
Vatanını, toprağını kaybedenlere yardım etmek bir insanlık görevi, ancak bu hiç bir zaman vatan vermek noktasına gelmemeli. Etnik teröre muhatap olan bir ülkenin kendi eliyle yeni etnik gruplar yaratması olaylardan hiç ders alınmadığını gösterir. Din etiketi ile her türlü yanlış politika meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Bu sadece ülkeye kötülük değil, dine de kötülük. İslam, yalan yanlış politikaları örtmekte kullanılacak bir örtü değildir.Seçim kazanma uğruna milli kimlik yok ediliyor. Türkiye sn Erdoğan'ın yanlış politikalarının faturasını ödemeye mecbur değildir. Kimse, Suriye olayını Suriyelileri Esat'ın zulmünden kurtarma gerekçesi ile izah edemez. İktidar, Suriye'den önce kendi ülkesinde demokrasiyi tahkim etmeli. Üstelik bu mesele Suriyelilere sahip çıkma olayından çıktı, PKK'ya alan açmaya dönüştü. Türkiye'nin müdahalesi olmasa Suriye yönetimi çoktan asayişi sağlamıştı.Hem buna engel olduk, hem PKK Kantonlarına alan açtık, hem de vatandaşın sırtına 5 milyon nüfusluk bir yük bıraktık.
MHP, ulusu tahrip amaçlı bu oyuna dur demelidir.İktidarda kalma uğruna yeni etnik kategoriler oluşturmayı hedefleyen projelere destek olmamalıdır. Aslolan kimin iktidar olacağı değil, Türk milletinin birlik ve selametidir.
