Bakanlık ülke çapında faaliyet gösteren “topluluk/orkestra/koroların eksiklerini gidermek amacıyla” Sözleşmeli Sanatçı alımı için bir duyuru tapmıştı (2023 Kasım)
“4/B SÖZLEŞMELİ SANATÇI ALIMI HAKKINDA DUYURU023):
Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğünce, Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Edirne, Elazığ, Mersin, İstanbul, İzmir, Konya, Samsun, Sivas, Şanlıurfa illerinde bulunan ve detaylar kısmında belirtilen birimlere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4 üncü maddesinin B fıkrası uyarınca 6/6/1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın ek 8 inci maddesi kapsamında görev yapmak üzere belirtilen branş ve sayıda sözleşmeli sanatçı alınacaktır. Takip eden yıllarda, durumları uygun olanlar ile; ihtiyaç, başarı, disiplin, pozisyon vize durumu ve Bakanlıkça gerek görülen diğer kriterler yönünden yapılacak değerlendirmeye göre yeniden sözleşme yapılabilecektir.
Başvurular 02.10.2023 - 16.10.2023 tarihleri arasında Kariyer Kapısı üzerinden alınacaktır.”
https://guzelsanatlar.ktb.gov.tr/TR-350157/4b-sozlesmeli-sanatci-alimi-hakkinda-duyuru.html
Sınavlar sonucunda 450 sanatçı alınmış ve yaklaşık 2 ay sonra göreve başlatılmıştı.
“657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4 üncü maddesinin B fıkrası uyarınca 6/6/1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın ek 8 inci maddesi” linkini de verelim:
8. mad. (Ek: 3/8/2005-2005/9245) Sözleşme ile çalıştırılacak personele sözleşme ücreti dışında herhangi bir ad altında ödeme yapılamaz ve sözleşmelere bu yolda hüküm konulamaz) hükmü yer almaktadır. Yani ikramiye vb. alamazlar.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4 üncü mad. B fıkrasına göre: “Personel Daire Başkanlığı 657 sayılı Kanunun 4/B Maddesi Uyarınca Görev Yapan Personel Sözleşme Yenilememesi Durumunda 1 Yıl Geçmedikçe Kurumların Sözleşmeli Personel Pozisyonlarında İstihdam Edilemeyecektir.” Yani sözleşmeler birer yıllık olup, yenilenmemesi durumunda hak sahibi olunamamaktadır.
2025 Kasım ayına göre bu 450 sanatçı kardeşimizin aldığı 36.750 TL aylık yeterli değildir. TÜİK açıklamasına göre Ekim 2025 açlık sınırı 28.412 TL’dir.
Bu nedenle TBMM’de CHP MV, Sn.Serkan Sarı’nın da dile getirdiği gibi: “10/10/2025 tarihli “Vakıflar Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” içinde yer alan düzenlemenin, Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan 4/B statüsündeki sözleşmeli sanatçıları da kapsayacak şekilde genişletilmesine ihtiyaç vardır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü bünyesinde,
Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın Ek-8. maddesi kapsamında görev yapan biz sözleşmeli sanatçılar, diğer “kadro karşılığı” sözleşmeli çalışan “Devlet Sanatçıları” gibi, ülkemizin kültürel değerlerini yaşatmak, “ulusal/çok sesli müziği” halka ulaştırmak ve ulusal/uluslararası salonlarda temsil etmek amacıyla büyük bir özveriyle çalışmaktadır.
Ancak, görevlerini fiilen ”müzik icracısı” olarak yürütmelerine rağmen,
özlük haklarının belirsizliği ve “bir yıldan az süreli sözleşmelerle” istihdam edilmesi, kurumlarda “aynı işi yapan diğer sanatçılarla” olan “maaş-ikramiye uçurumu” mesleki statüleri açısından kalıcı bir güvence oluşturmamaktadır.
10 Ekim 2025 tarihinde TBMM’ye sunulan kanun teklifinde, DÖSİMM bünyesinde memur ve işçi kadrolarında bulunup fiilen sanat icra eden personelin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Ek Geçici 16. maddesi kapsamındaki sözleşmeli sanatçı pozisyonlarına atanabilmesine imkân tanınmıştır. Bu doğu ve önemli düzenlemenin, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü bünyesinde 4/B statüsünde görev yapan sözleşmeli sanatçıları da kapsayacak şekilde genişletilmesi,
eşitlik, hakkaniyet ve çalışma barışı açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu nedenle, 2023 yılında yapılan Sözleşmeli Sanatçı Sınavı sonucu göreve başlayan 4/B statüsündeki sözleşmeli sanatçıların, TBMM’ye sunulan kanun teklifine eklenerek ve 657 sayılı Kanun’un Ek Geçici 16. maddesi kapsamına alınarak, “Sözleşmeli Sanatçı” pozisyonlarına atanabilmelerine imkân tanınması yönünde mevcut kanun teklifinde gerekli düzenlemenin yapılması zaruret olarak karşımıza çıkmaktadır.
Devletimizin ve iktidarımızın 450 genç sanatçıyı yalnız bırakmayacağına ve bu kanun kapsamına alacağına şüphemiz yoktur.
“Herkes, kültür ve sanat faaliyetlerine katılma, sanat eserlerinden yararlanma hakkına sahiptir.”
Son söz:
“Kültürü/Müziği/Sanatı yaşat ki, İnsan yaşasın!
İnsanı yaşat ki, Devlet yaşasın!”
Not: @TC Kültür ve Turizm Bakanlığımız; "Sanatını ustasından öğrenmiş, geleneksel yöntemlerle icra eden ve geleceğe aktaran ustalarımızı destekliyoruz" diyerek, her yıl "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Kartı" başvurularını alır. Böylece ülke çapında tescil işleri yapılmış olur, güze bir uygulama. Ama, aslında yaptıkları iş "zanaat" olan kişiler kartta "sanatçı" yazıldığı için ilinde, ilçesinde "ben Devlet Sanatçısıyım" diyerek hava atmaktadırlar. Oysa, Zanaat, sermayeden çok nitelikli emeğe dayalıdır; öğrenimin yanı sıra el becerisi ve ustalık gerektirir, erbâbına “zanaatkâr” denilir. Bakanlık, acilen bu yanlıştan dönmelidir.
