Mehmet Anıl Korkmaz


Seçim Tarihi Nihayet Belli Oldu

Seçim Tarihi Nihayet Belli Oldu


Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 26 Şubat’ta yapılması öngörülen 18 Mart Çanakkale Köprüsü’nün açılışını erteledi. Erteleme tarihi olarak 18 Mart 2022 Cuma gününü ilan etti. Bu malumun ilanıdır. O haftaya girerken müthiş bir atmosfer oluşturulacak. Cuma günü olması sebebiyle de büyük bir huşu ile Çanakkale harplerinin yıl dönümü etkinlikleri de icra edilecek. Ve evet, o gün sanki ülke düşman saldırısı altındaymışçasına konuşmalar yapılıp Sayın Bahçeli ile birlikte kürsüde erken seçim tarihi açıklanacak.

Türkiye’nin sandığa gideceği an Yükseköğretim Kurumları Sınavından hemen bir hafta sonrasına tekabül eden 26 Haziran günü. O güne giden yol 28 Şubat’ta Bilkent Otel’de gerçekleştirilecek toplantıdan ve HDP’nin seçim stratejisinden geçiyor. Büyük ustaların karşı karşıya olduğu bir satranç oyunu oynanıyor adeta. Şöyle ki; ilk toplantıda altı muhalefet partisi de temel prensiplerde anlaşma sağladı. Bir mutabakat hükümeti inşa edilecek ve her partiye bakanlık verilecek. Yani Gelecek Partisi, Deva Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti kabinede temsil edilecek. Millet İttifakı’nın da adı değişecek büyük ihtimalle. Özgül ağırlıkları hayli fazla olan Gelecek Partisi ve Deva Partisi gibi partilerin mevcut bir ittifaka katılmış gibi olmasındansa yeni bir ittifakın kuruluyor olması kamuoyunun algılaması açısından çok farklı önem arz ediyor.

Altı muhalefet partisinin henüz konuşmadığı tek konu aday ismi konusu oldu. Aday profili net olarak çiziliyor ve kazanma olasılığı en yüksek isim olması şartı aranıyor. Sayın Kılıçdaroğlu’nun “diğer parti genel başkanları isterlerse elbette aday olurum” söylemi masadaki her bir genel başkan için geçerli. Her bir genel başkan, masadaki diğer beş genel başkanın desteğini alırsa aday olmayı elbette ki istemektedir. Yaşım kırkı geçmiş olsa o masadaki genel başkanlar beni de destekliyor olsa ben de aday olmak isterdim. Muhtemelen bu yazıyı okuyan kırk yaş üstü tüm vatandaşlar da altı partinin desteğini alarak aday olmayı hayal ederler.

Seçime hazırlıklara dair HDP’den de bilgiler geliyor. HDP’nin kurucu olacağı üçüncü bir ittifak parlamento seçimlerine sağlam hazırlanıyor lakin Cumhurbaşkanı adayı belirlerken de ayrıca büyük bir sürpriz hazırlığı yapıyor. HDP muhtemelen bu sefer ege bölgesinden de milletvekili çıkaracaktır fakat ege bölgesinden milletvekili çıkaracak HDP’nin başını çektiği ittifak Cumhurbaşkanı adayı çıkarmayarak kamuoyuna büyük sürpriz yapmayı planlıyor. HDP bu şekilde hareket ederse hem çok mantıklı bir hareket yapmış olur hem de ilk turda bitirilmesinin çok önemli olduğu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de tek seferde nihayetlenmesi sağlanır.

Eski HDP’li fakat şimdi sipariş usulü parti kuracağı söylentileri ayyuka çıkmış olan olan Ayhan Bilgen HDP’nin aday çıkarmayacağına da üstü kapalı vurgu yaparak HDP’li seçmenin yerel seçimlerdeki parti politikasını bu seçimlerde benimsemeyeceğini söyledi. Önümüzdeki aylarda malum kanallarda sıkça Ayhan Bilgen’i göreceğime dair inancım artıverdi.

***

Solcu abilerimiz Migros eylemlerinde ikiye ayrıldı. Bir grup, saatlik ücretine bir ekmek parası kadar zam istediği için gözaltına alınıp oturtulduğu otobüste gözyaşlarını silen cefakâr emekçiye sahip çıkarken diğer bir grup Tuncay Bey’in “muhteşem” villasının önündeki kaldırımda eylem yapılmasının yanlış olduğunu savundu. Yazık… Bu arada sen çok yaşa be Gülabi Abi, büyük adam olmak için emin ol o “muhteşem” villada oturmaya gerek yok…

***

Birisi çıksın ve desin ki “Hayır kardeşim, muhalefetin iki yıl olarak açıkladığı parlamenter sisteme geçiş sürecinin milletvekilinin iki yıl geçtikten sonra emekliliğe hak kazanmasıyla hiçbir ilgisi yok.” Umarım biri çıkar ve bana cümleyi kurar. Aksi halde zihnimde durduramayacağım bir sorgulama süreci başlar.

***

Rusya’nın, 2014 yılında ABD Başkanı Obama’nın bölgesel güç olarak küçümsenmesinin üzerinden yedi buçuk yıl geçti. Rusya bu gece itibariyle dünyanın süper güçlerinden biri olduğunu netleştirdi. Ukrayna’yı paramparça etmesi bir yana bundan iki saat önce de Almanya ve Fransa’yı bizzat arayarak belirtmesine rağmen her iki devlet başkanının da sessiz kalması dünya siyasetinin seyrinin değişmesine neden olacaktır. ABD mi? ABD, Putin’in Rusya üzerinde tam hâkimiyetini sağladığı andan beridir lafta aslan, icraatta ise kedi gibi davranma özelliğini taşımayı sürdürüyor.