Alper Aksoy


Koronadan Korkmayın

Koronadan Korkmayın


İslamcı bir profesörün ekran zırvası:

'Allah, insanlığın nüfusunu virüsler ile kontrol eder.'

O zaman Koronaya aşı bulmak, ilaç aramak Allah'ın emirlerine karşı gelmek olmaz mı?
Bu zihniyetteki İslam dünyası bilimde ilerler mi?

Koronadan korkmayın bu İslamcı cahillerden korkun!

Koronadan korkmayın, cami hoparlöründeki gösteriş duasında bilimin önemini ağzına almayan imamlardan korkun!

Koronadan korkmayın İslamın ilk emri olan 'Oku'yu yok sayan Müslümanlardan korkun!

***

Dikkat ettiniz mi?

Korona salgınından sonra 'vaka' sözcüğü salgını başladı.

Arapça aslı 'vakıa' dır, Türkçe tam karşılığı ise 'olay' dır.

Korona'dan sonra 'hasta' anlamında kullanılıyor.

'Türkiye'de vaka sayısı 800 oldu' demek Türkçe bilmezliktir.

'Türkiye'de olay sayısı 800 oldu' demek de yanlıştır.

Kullandığınız sözcük amacı açıklamalıdır.

Doğrusu: 'Türkiye'de hasta sayısı 800 oldu' demektir.

Ekran cahilleri Türk kaşığı ile Arap kakası yiyorlar ama yerken de yüzlerine bulaştırıyorlar.

Geçen gün tv de bir tıp doktoru 'olgu' sözcüğünü kullandı. Doğru bir kullanım. Korana vaka değil, olay değil, olgudur.

Korana virüsü alana da 'vaka' denmez 'hasta' denir.

***

Entübe nedir?

Google'da aradım aradım, sonunda buldum. 'Yapay solunum' demekmiş.

'Pandemi yayılıyor!...'

Sağlık Bakanımız entübeden sonra bir de bu İngiliz sözcüğünü soktu dilimize.

Pandeminin Türkçesi 'salgın'dır, salmaktan salgın yani.

100 yıldır veba salgını, kolera salgını, tifo salgını diye ders kitaplarında böyle öğrendik biz.

Ey 'yerli ve milli olmayan' Sağlık Bakanı!

Korona ile mücadele ederken, önce anlaşılmak zorundasın.

'Pandemi yayılıyor' dersen vatandaş da 'Eyvaaah yeni bir virüs mü geldi?' diye düşünüyor.

Kafa karıştırma lütfen, Türkçe konuş!

Bu arada İslamcılardan sonra ülkücü internet siteleri de pandemi ve entübeyi kullanmaya başlamışlar.

Ülküsüz site adminleri İngilizce sözcükleriniz size de hayırlı olsun.

***

Sağlık Bakanı'nın verdiği rakamlar:

Yapılan test sayısı: 15.422

Pozitif çıkan hasta sayısı: 2.704

Yapılan teste göre pozitif çıkma oranı: %17,5

17,5 oranı dünya ortalamasının çok üzerindedir.

Bunun birinci  nedeni Korona önlemlerinin geç alınmasıdır.

Örnek: Umrecilerin son partisi hariç karantina kararı alınmamıştır. Bunlar memleketlerinde kucaklaşıp öpüşmüşler, hatta Mevlid okutmuşlar, virüslü elleriyle Medine Hurması dağıtmışlardır.
14 gün evde kalması tembihlenen bir teyzeyi polis aradığında aralarında şu konuşma geçmiştir:

'Teyze evdesin değil mi?'

'Yok yavrum evden çıkmıyorum. Başım çok kalabalık, bugün Umre Mevlidi okutuyorum'

Başarılı(!) Sağlık Bakanımız uyurken Korona işte böyle sinsice yayılmıştır.

***

Korona krizine çözüm önerim: Kamuda birden fazla aylık alanların maaşı teke düşürülsün. Onbinlerce Ak Partili devlet kasasını talan ediyor.

Ordu Belediye Başkanı 6 yerden maaş alıyor, toplamı 280.000 TL.

Bu şekide on binlerce kişi daha var.

Cumhurbaşkanı da maaşını bağışlamasın, bu konuya el atsın önce.


***

'Biz Bize Yeteriz' Kampanyasına 13.384 dolar bağışlıyorum

Sayın Cumhurbaşkanım,

'Biz bize yeteriz' kampanyanızı yürekten destekliyorum ben de bu kampanyanıza gururla katılmak istiyorum.

TÜİK benim yıllık gelirimin 9.128 dolar olduğunu iddia ediyor.

22 Ekim 2019' tarihinde ise damadınız 'Dünyanın 12. büyük ekonomisiyiz, hane başına gelir 3 kat arttı' açıklamasını yapmıştı.

Bu hesaba göre benim yıllık gelirim 9.128 x 3= 27.384 dolar olması gerekir.

Benim emekli maaşımdan elime geçen para 4.000 dolardır.

27.384 - 4.000 = 23.384 dolarımın kimde olduğunu bilmiyorum.

Bu paranın 13.384 dolarını 'Biz bize yeteriz' kampanyanıza bağış yapmak istiyorum.
Geriye kalan 10.000 doların da acilen tarafıma ve kampanyaya katılan arkadaşlarıma iade edilmesini istiyorum.

Yüksek müsaadeleriniz ile konunun titizlikle incelenmesini istirham ediyorum. Benim gelir hanemde olmayan 23.384 dolar kimin kasasına girmiştir? Bunun bulunmasını istiyorum.

***

Korona krizinde üç açıklama:

Ankara BŞ Başkanı Mansur Yavaş:

'Ankaralı hemşerilerimize sadece gıda değil nakdi yardım yapmaya da başlayacağız. '

Almanya Başbakanı Merkel:

'Kimse işsiz ve aç kalmayacak. Devlet olarak herkesin maaşını ve faturasını ödeyecek gücümüz var. Siz sağlığınızı düşünün yeter.'

CB Tayyip Erdoğan'ın açıklaması:

'Uçak biletlerinin KDV'sini sıfırladık, kredi ödemeleri ertelenecektir.' (Not: Faizler silinmeden)

Şehirler arası ulaşımın bile izne bağlandığı şu günlerde uçak biletlerinin KDV'sini sıfırlamak neye yarar?..

Uçak biletini bedava verseniz neye yarar?

'Ekmek bulamayanlar pasta yesinler' der gibi...

Yandaş holdinglere 'Yap-İşlet-Devret' ödemelerini erteleyip vatandaşa aktarsana.
Suriyelilere harcadığımız para 40 milyar Dolardı değil mi?

Büyük devlet olmak yandaş tv.lerin goy goyu ile olmaz. Merkel'in sözlerini söyleyebilmektir.
Vatandaşın elektirik, su, doğalgaz faturalarını ödeyecek sosyal devlet aranıyor.