KUZULAR ve KURTLAR
#mızrak çuvala sığmaz
Hafta içinde TFF Başkanı Hacıosmanoğlu -adeta ben tarafım diyen- açıklamalar yaptı. Bay başkanın tarafını bilmiyorum fakat Galatasaray’ın karşısında olduğunu cümle alem biliyor oldu böylece.
Pardon! Ben kurt dedim ama başkan aslan yavrusu demişti. Dikkat aslan da değil, yavrusu...
Hacıosmanoğlu: Bizimle konuşurken insanlar kuzu gibi, kameraları görünce aslan yavrusu kesiliyorlar.
Dursun Özbek ise yüzümüze abi diyenler dedi.
---
Her şey bir yana; TFF başkanı bu açıklamaları irticalen mi yapıyor. Öyle bile olsa iyi hazırlanıp diline kement atması gerekmez mi?
Yok, yazılı bir metin üzerinden konuşuyorsa acilen metinleri gözden geçirmek herkes için iyi olabilir.
---
Tarafsızlık İlkesi; bir kulübün, takımın taraftarı olmamak anlamına gelmemeli. Öyle düşünülüyorsa, zannediliyorsa bu çok büyük bir yalandır.
Tarafsızlık ilkesi; yaptığın görev nedeniyle bütün muhataplara aynı mesafede ve adil olmak anlamını taşımadıkça çizin üstünü gitsin.
---
TFF başkanı, Fenerbahçelilerin haricinde kamuoyu ile ters düştü; derbide serzenişte bulunması gereken takımın Fenerbahçe olduğunu açıkladı.
Bir ilk... Başkanın hakkını teslim edelim; ilk kez bir başkan pozisyonları yorumcu gibi değerlendirdi.
---
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak: Temiz futbol, temiz spor istiyoruz. Bu işin içerisinde kim ne yaptıysa, hesabı mutlaka sorulacaktır. Devletimiz bu noktada kararlı.
Bu tip açıklamalarda sorumlular ve suçlular denmediği, KİM dendiği sürece ben bi huylanırım. O kimlerden hangilerinin üstünün çizileceğini asla öğrenemeyeceğimizi düşünürüm.
---
Fernando Muslera gitti, bir de Arjantin Ligi’nde şampiyon oldu. Muslera, final maçında kurtardığı son penaltı ile şampiyonluğa mühür bastı, Estudiantes şampiyon oldu.
AVRUPA MESAİSİ
Monaco-Galatasaray: 1-0
II. Louis Stadyumu... Bu stadın özel bir anlamı vardı Cim Bom için. 25 Ağustos 2000 tarihinde, kutlu bir cuma gününde Real’i yenerek Süper Kupa’yı almıştı. Ayrıca burada Monaco ile defalarca oynamıştı Galatasaray.
Her zamanki gibi iyi başladı temsilcimiz fakat korkulduğu gibi ikinci devre döküldü, maçı 1-0 kaybetti.
Brann-Fenerbahçe: 0-4
Doğrusu adı çok duyulmuş bir takım değildi Brann... Norveç’in Bergen kentinin takımıymış. Bergen’i de duymamıştım.
Kerem Aktürkoğlu’nun erken golüyle başladı Fenerbahçe. Ardından Brann 10 kişi kalınca (18’) maç bitti. Talisca’nın 3 golüyle temsilcimiz 4-0 kazandı.
Samsun-AEK: 1-2
Samsun erken golle öne geçtiği maçı maalesef 2-1 kaybetti. Hayal kırıklığı oldu. Temsilcimiz böylece ilk mağlubiyetini almış oldu.
DERBİ
14.12.2025/Pazar
HEYECAN FIRTINASI...
TRABZONSPOR AŞ-BEŞİKTAŞ AŞ: 3-3
Goller: Muçi (25’), Oulai (63’), Zubkov (84’)/Abraham (18’), Cerny (22’ ve 31’)
Kırmızı kart: El Bilal Toure (38’)
FIRTINA ama... Heyecan fırtınası.
Trabzon iyi başladı. Yüksek tempo ile rakibini sıkıştırmak ve pozisyonlar bulmak istedi. Bunu sahada yaptı ama golleri Beşiktaş attı.
Kaliteden söz etmek mümkün değildi fakat futbolsever baştan sonra heyecan içinde bir maç seyretti.
Savic’siz Trabzon defansı kabul günündeydi. Neredeyse gelen her top gol oldu Onana’nın kalesinde.
ÜMİT... Beşiktaş sağlam savunma hızlı geçiş hücumlarıyla oynadı. Çok da başarılı oldu. Kısmette siyah beyazdı akşam.
Konuk takım skoru 2-0’a getirdi ancak eski Beşiktaşlı Muçi, Gökhan Sazdağı’nın ikramını memnuniyetle kabul etti ve farkı teke indirdi. Fakat Beşiktaş tekrar skoru 3-1’e getirdi.
KADER... Siyah beyazlıların derbi kaderi. Benzerini Orkun Kökçü, takımı 2-0 önde iken yapmıştı. Bu defa El Bilal Toure, 38’de saçma-sakar kırmızı gördü ve oyunun kaderini belirledi.
Sonrasında oyun Beşiktaş yarı sahasında, hatta çoğunlukla ceza sahası civarında oynadı.
KISMET... Djalo elinden geldiğince Zubkov’u durdurmaya çalıştı. Tabii Cerny’nin yardımıyla Zubkov beklendiği kadar etkili olamadı. Ancak Cerny, kanat değiştirince Zubkov fırtınası başladı. Ukraynalı çok çalıştı, çok aradı... Sonunda kısmet onu buldu. Maçın yıldızı oldu.
REKOR... Kaleci Ersin Destanoğlu, 11 kurtarışla kariyer, belki de Süper Lig rekoru kırdı. Ayrıca direkler de Ersin’in yanındaydı. Trabzon’un 3 şutu direkten döndü.
10 KİŞİ... Bir müsabakada eksik kalmak, 10 kişi kalmak çok ama çok zordur. Fakat Beşiktaş 10 kişilik oyunları hiç oynayamıyor. Ceza sahasına çok fazla gömülüyor. Gelen topları ileri şişiriyor. O toplar hemen geri dönüyor. Sonunda goller kaçınılmaz oluyor.
Bütün bunlara rağmen Jurasek o pozisyonda golü atsa Beşiktaş 3 puanı alabilirdi.
ZUBKOV... Maçın yıldızı demiştim. Muçi, Mustafa Eskihellaç ve devrede oyuna giren Savic öne çıkan oyunculardı.
Beşiktaş’ın en iyisi Cerny oldu. Paulista yenilen 3 gole rağmen çok iyiydi.
SERGEN YALÇIN... 11-11 iken muhtemelen kendisinin de beklemediği kadar iyi bir devre oynadı. Ancak Djalo’yu Zubkov ile baş başa bırakmamalıydı.
FATİH TEKKE... Tamam, en etkili oyuncusundan mahrumdu. Saçma bir sarı kart ile bu maçta yer alamayan Onuachu’nun eksikliği maç boyunca görüldü. Ancak Savic oynayabilecek durumdayken ilk 11’de olmaması düşündürücüydü. Nitekim Savic’le savunma toparlandı. Hocanın diğer oyuncu değişiklikleri yerindeydi.
HAKEM-VAR... Vallahi ne diyeyim. Atalar söylemiş sözü;
At sahibine göre kişner ya da
Balık baştan kokar.
KİM kazandı, kim kaybetti?
Beşiktaş nihayetinde Trabzon deplasmanından 1 puan çıkardı.
Trabzon 2 fark geriden çıktığı ikinci devrede 2 gol atarak yenilmedi, 1 puanı kotardı.
Yarıştaki Galatasaray ve Fenerbahçe kazandı.
Lider puan farkını dörde çıkarırken Fenerbahçe Konya’yı yenerse ikinci olacak.
Hakemler kaybetti. MHK ve federasyon? Onlar zaten kayıp.
MUÇİ... Önlenemez yükseliş. Bu maçta da golünü attı Arnavut.
ORKUN Kökçü... Çocuğun kısmeti bir türlü açılmadı, açılamadı.
HAFTANIN deparı: Jurasek’in pozisyonunda geriden koşan futbolcu haftanın deparına imza attı. Yanılmıyorsam Danilo Sikan’dı.
HAFTANIN pozisyonu; Cerny ile top toplayıcı çocuğun sohbeti...
KURAL HATASI... MI?
Dakika 88... Ersin Destanoğlu, Muçi’nin sakatlığı nedeniyle topu taca atmak istedi, ancak çok yavaş vurdu. Zubkov topu alıp atağı başlatmak istedi. Ali Şansalan oyunu durdurdu. Muçi ayağa kalktı. Hakem, oyunu Beşiktaş lehine taç atışıyla başlatmak istedi. Djalo itiraz etti ve sarı gördü. Hatta yanılmıyorsam Abraham’da gördü. Oyun taç atışıyla başladı.
Tabii bütün bu anlatıyı yayıncı kuruluşun görüntüleriyle söylüyorum. İddialara göre hakem taç atışıyla başlatmış ve Zubkov topu taca atmış. O zaman problem yok.
Not: Özette gördük, hakem oyunu hava atışı ile başlatmış.
12.12.2025/Cuma
Kasımpaşa-Gençlerbirliği: 0-0
Hafta vasat bir maçla başladı. Doğrusu iki taraf da baştan birer puanı kabullenmiş bir oyun koydu ortaya.
İki taraf da baştan birbirimizi üzmeyelim demiş gibiydi.
Bu arada Onyekuru’nun Gençlerbirliği’nde hâlâ yeterli süre almaması/alamaması ilginç değil mi?
13.12.2025/Cumartesi
Rize-Eyüp: 3-0
Rize, Recep Uçar ile uçuşa geçmiş olabilir. Ev sahibi iyi oyununun karşılığını Laçi (P), Samet Akaydın ve Ali Sowe’nin golleriyle aldı.
YAMAN çelişki... Süper Lig’de İstanbul’dan bu kadar çok takım olmasını istemiyorum fakat duruşu ve söylemleriyle Orhan Ak’ın başarılı olmasını istiyorum. Ancak hocanın işi çok zor.
Kayseri-Alanya: 0-0
Müsabakanın daha sıkı olmasını beklemiştim fakat olmadı. Açılış maçı gibi keyifsizdi. Taraflar isabetli şut konusunda bereketli (4-5) sayılabilirdi fakat oyun sıkıcıydı.
Bu maçın hakemi -umarım bu maça özeldir- doğru faul çalmama standardı gösterdi.
İCARDİ DİYEN BİRİ Mİ VARDI?
HESAP.COM ANTALYASPOR-GALATASARAY AŞ; 1-4
Goller: Streek (69’)/Sane (7’), Sallai (11’), Osimhen (56’), Icardi (90+3’)
Galatasaray yine harika bir ilk devre oynadı, bu oyunun efendisi benim dedi bir kez daha. Devrede 2 farklı skoru yakaladı konuk takım. Ama Osimhen o saç-baş yolduran golleri kaçırmasaydı skor 5’e gidebilirdi.
Maçlar devre olmadan ya da 45 dakika oynansa sarı kırmızı taraftarın keyfine diyecek olmayacak fakat ikinci devre kâbusu bitmiyor takımın.
Bu maçın ikinci devresinde Samuel Ballet denen bir karakter çıktı ortaya. Ya da Galatasaraylı futbolcular yarattı demek daha doğru olacak. İsviçreli Galatasaray sol kanadını felç etti. Ancak Antalya’da Ballet’e yardım eden başka oyuncu çıkmayınca çocuğun emeği puana yetmedi.
Skor 3-1’e gelince Galatasaray taraftarı yine mi endişelerine kapılırken Kaptan Icardi hayır dedi, Sane’nin nefis asistine harika bir vuruşla son sözü söyledi.
Antalya, bu maçın ilk devresinde çok zayıf kaldı. İkinci devre biraz hareketlendiler fakat Erol Bulut’un işi hiç kolay değil.
Leroy Sane... Geçen yıl Bundesliga’da akıl-ayak sorunu görmüştüm. Bu nedenle transferinde Zaha, Tete, Ziyech sorunu olabilir mi diye düşünmüştüm. Gerçekten de Süper Lig’e kötü başlamıştı Alman. Fakat o bir profesyoneldi ve her geçen gün üstüne koyarak devam etti. Bugün ligin en etkin ve formda oyuncularından biri durumunda. Bu maçın da yıldızıydı. Yunus Akgün-Sane uyumu seyre değerdi. Sallai de onlara katılınca Galatasaray rahat kazandı.
Osimhen golleri harcarken oyuna giren Icardi yine attı golünü, 8 gole ulaştı ligde.
Hakem Ali Yılmaz, hakem kalburumda üstte kalan birkaç hakemden biri. Bu maçta sonuca etki etmedi ancak formsuzdu. Faul ve kart standardında sorun yaşadı.
14.12.2025/Pazar
Gaziantep-Göztepe: 0-1
Taraftara sahip iki şehir kulübü... Sağlam ve sıkı... Bu sezon da iyiler. O zaman bu müsabaka, haftanın en iyi maçı olabilir. Olmadı.
Gaziantep beraberliği sorun olarak görmeyen bir oyun oynadı. Göztepe, kazanmayı bir adım farkıyla olsa da isteyen taraftı. İzmir ekibi Janderson’un (69’) golüyle kazandı.
Her iki takımın yolu açık olsun.
Karagümrük-Kocaeli: 1-1
Ligde istediğini bir türlü elde edemeyen Karagümrük, Fofana ile (65’) öne geçince 3 puana çok yaklaştı. Ev sahibi 90 dakikayı bu skorla bitirdi.
Ancak daha iyi oynayan konuk takım, hak ettiği golü 90+3’te Petkovic ile buldu ve evine 1 puan ile döndü.
Konuk takım yenilmezlik serisini devam ettirdi.
Samsun-Başakşehir: 0-2
Samsun düşüşte mi? İki kulvarı bir arada götürmekte zorlandı mı?
AEK maçını kaybeden Samsun, bu maçı da kaybetti. Başakşehir’in golleri Şahmuradov ve Bertuğ Yıldırım’dan geldi.
15.12.2025/Pazartesi
İYİ VE RAHAT...
FENERBAHÇE AŞ-TÜMOSAN KONYASPOR: 4-0
Goller: Talisca (28’-P ve 37’), Mert Müldür (30’), Asensio (87’)
Skora bakınca Fenerbahçe rahat kazandı dersin. İstatistiklere bakınca, Allah Allah, neredeyse başa baş bir maç dersin. Rakamlar birbirine o derece eşit. Ancak...
Sarı lacivertliler çok iyi bir ilk devre oynadı. Buna karşın gol gecikti. Nihayetinde Konya savunmasının sakar penaltısı ilk golün yolunu açtı.
Ardından ev sahibi Mert Müldür ve Talisca’nın şahane golüyle ilk devre skorunu 3-0’a getirdi.
İkinci devre rölanti bir Fenerbahçe vardı sahada. Hâl böyle olunca konuk takım rakip yarı sahada daha fazla göründü fakat çok da etkili olduklarını söylemek kolay değildi.
Buna karşın Fenerbahçe daha etkili ataklar geliştirdi. Nitekim son sözü sahanın en iyisi Asensio söyledi.
Ulaş Özdemir, ne der bilmem ama Fenerbahçe ikincilik koltuğunu Trabzon’dan devraldı.
Asensio maçın yıldızı olurken Talisca da öne çıkan oyuncu oldu. Fenerbahçe’de Duran ve Kerem Aktürkoğlu haricinde herkes görevini yaptı.
Konya’nın en çalışkanı Muleka oldu.
John Duran... Bu çocuğun bir zoru var. Oyunculuğu bende şüpheli. Golcülüğü de öyle aman aman değil. Zaten olmaz bu Kolombiyalı; çünkü saygıyı bilmiyor. Rakibe saygısı yok... Hocasına saygısı yok... Oyuna saygısı yok. Muhtemelen kendine de saygısı yok.
GÖZE TAKILANLAR;
*aSpor yorumcusu Ulaş Özdemir: Bu maç Galatasaray’a yaradı.
Diğer yorumcular Fenerbahçe’ye dese de kabul etmedi Ulaş Bey ve incilere devam etti.
Ulaş Özdemir: (Mahir Kaynak’a atıfta bulunarak) Bir olayda kim kazanıyor? Ona bakmak lazım.
Ulaş Özdemir: Geçen hafta Onuachu’nun sarı kartına bakmak lazım. Onuachu bu maçta oynasaydı.
Ulaş Bey’e soralım; son üç yıldır Galatasaray’ı kim şampiyon yapıyor?
GÖZE BATANLAR;
*Orkun Kökçü-Serdar Saatçi pozisyonuna kırmızı diyenler Skriniar-Sara pozisyonuna farklı yorumlar getirmişti. Gerekçe hazır; iki pozisyon birbirinin aynı değil.
Haber Yorum: Yüksel Durak
