HAKKI ÖZNUR : SONUNUZ İŞBİRLİKÇİ HAİNLER ŞEYH SAİT VE SEYİT RIZA’NIN SONU GİBİ OLACAKTIR !

“9 Ciltlik Ülkücü Hareket “ kitabının yazarı Ülkücü Fikir ve Siyaset adamı Muhsin Yazıcıoğlu’nun dava ve yol arkadaşı Hakkı Öznur terör örgütünün yaptığı açıklamaya ve destek açıklamalarına sert bir şekilde tepki gösterdi.

Güncel 16.05.2025 20:38:00 0
HAKKI  ÖZNUR :  SONUNUZ  İŞBİRLİKÇİ HAİNLER ŞEYH SAİT VE  SEYİT RIZA’NIN SONU  GİBİ  OLACAKTIR !

 “9 Ciltlik Ülkücü Hareket “ kitabının yazarı Ülkücü Fikir ve Siyaset adamı  şehit lider  Muhsin Yazıcıoğlu’nun dava ve yol arkadaşı Hakkı Öznur  terör örgütünün yaptığı açıklamaya ve destek açıklamalarına sert bir şekilde tepki göstermiştir.

Açıklamasında ,”Türkiye Cumhuriyeti’nin tapu senedi olan Lozan Antlaşmasını tartışmaya açmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni inkâr ve ret etmektir.” demiştir.Öznur açıklamasında ,Türkiye Cumhuriyetine ve Lozan’a saldıran hainlerinin sonunun Seyit  Rıza gibi  olacağını söylemiştir. 

Öznur yazılı açıklamasında, Türk devleti tarafından idam edilen Şeyh Sait, Seyit Rıza gibi vatan hainlerini, anlatmıştır.

Öznur açıklamasında şunları söylemiştir:

Cumhuriyet düşmanı, Dersim isyancılarının başında olan Seyit Rıza, subay ve askerlerimizin öldürülme emrini veren bir haindir.

Türk devletine Türk Milletine  kılıç çekenler, silah çekenler bedelini öderler. Sonları Şeyh Sait’ten, Seyit Rıza’dan ve etkisiz hale  getirilen hainlerden farklı olmaz. Hak ettikleri sonu onlara yaşatırız.

Seyit Rıza, Şeyh Sait,  Sakine Cansız’ı kahraman kabul edenler Atatürk, Cumhuriyet, Türk düşmanlarıdır. Şeyh Sait ve Seyit Rıza’nın elebaşılığını yaptığı silahlı kalkışmalara DEM, PKK vb. bölücü yapılar sahip çıkmaktadır. Bunların tarihsel mirası, İngiliz işbirlikçiliğidir, Dün İngiliz işbirlikçileriydiler bugün ABD, İsrail, Batı işbirlikçileridir.

Şeyh Sait  ve Seyit Rıza gibi hainler Ruslar, İngilizler ve Fransızlarla işbirliği yapıp vatana ihanet etmişlerdir.1925'te Rus ordusunun işbirlikçilerinden dolayı hizmet madalyası taktıkları Şeyh Sait ve Seyit Rıza’ya sahip çıkanlarda, onların yolunda giden Türklük düşmanlarıdır emperyalizmin maşalarıdır. 

Öznur açıklamasında “Diyarbakır ve Tunceli meydanlarına heykelleri dikilen Şeyh Sait’in ve Seyit Rıza’nın heykelleri kaldırılmalı, Bulvarlara, sokaklara ismi verilen vatan hainlerinin isimleri derhal  silinmelidir” demiştir.

Öznur açıklamasında PKK ve  DEM tarafından sahip çıkılan Seyit Rıza denen hain için “asla masum değildir. Mehmetçik katili, Cumhuriyet düşmanı, İngiliz İşbirlikçisi bir haindir” demiştir. Açıklamasında, “Alisiz Alevilik” projesinin arkasında Almanya’nın olduğunu AB ülkeleri ve AP’nin “Dersimcilik”, ve Türkiye düşmanlığı yapan PKK/DEM gibi bölücüleri, Derin Sol örgütleri himaye ettiğini ,beşinci kol faaliyeti yapan, iç savaş tahrikçiliği yapan, Alevi- Sünni, Türk- Kürt çatışması çıkarmak isteyen devlet ve millet düşmanı ajan-provokatör yapılara, odaklara, açık destek verdiğini olaylarla, belgelerle ortaya koydu.

Öznur yine açıklamasında şunları dile getirmiştir:

“Kürt açılımı” ,“Dersim Açılımı”, “Ermeni Açılımı”, “Barzani Açılımı”  “PKK açılımları” ,”Öcalan açılımları” ihanet açılımlarıdır. AKP açılımlarının, en büyük destekçisi ABD/NATO,AB, İsrail, Tüm bölücüler, Türkiye düşmanlarıdır.

Birinci ihanet süreci gibi (2009-2015)  İkinci ihanet sürecide  (22 Ekim- 12 Mayıs 2025) Türkiye Cumhuriyeti’nin birliğini ve beraberliğini hedef almıştır.

PKK meşrulaştırılmaya, siyasallaştırılmaya çalışılıyor Çok tehlikeli bir sürece giriyoruz Ülkemizi 12 Eylül 1980 öncesine çevirmek istiyorlar.Siyasal iktidar ülkeye ihanet ediyor. İç savaş  tahrikçileri, beşinci kol çeteler, ABD uşağı bölücüler bu ihanet açılımlarını fırsat bilerek Türkiye’yi iç savaşa  sürüklemek  istiyor. Bu küresel oyunu bozacağız!   

Hakkı Öznur’un ihanet sürecine  karşı çıkan tarihi açıklamasının tam metni::

YAŞASIN CUMHURİYET,  KAHROLSUN BÖLÜCÜLÜK!

Temelleri, 1973  yılında Tuzluçayır’da  atılan, 27 Kasım 1978’de kurulan  cinayet şebekesi PKK, 12 Mayıs 2025 günü kendini feshettiğini duyurdu. Yeni ihanet sürecinin tüm ortaklarının, dört gözle bekledikleri bölücü açıklama 12 Mayıs günü geldi. 

12.500 vatan evladını şehit eden 6500 sivil masum insanı katleden bebeklerin, çocukların, katili terör örgütün başının yönettiği PKK kongresinin kararları açıklandı. 

PKK'dan yapılan açıklamada, 12. Kongre'nin 5-7 Mayıs tarihlerinde düzenlendiği ve kongrede silahlı mücadelenin sona erdiği kararı alındığı belirtildi.

Kongrenin yapıldığı salonlara  teröristbaşı  Öcalan ile ölen  terör örgütü mensubu PKK’lıların, DEM parti İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder'in posterleri ve resimleri asıldı. 

PKK’nın kurucu kadrolarından ve 12'nci Kongre Delegesi Abbas kod adlı Duran Kalkan denen hain ise “Bir mücadele dönemine girdik. Silah bırakılması tartışılıyor, herkes Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak üzere, savaşmak için eline almış ve Önder Apo’ya katılmış. Biz nasıl o savaşı durduralım ve o silahı bırakalım.” ifadelerini kullanıyor.

KANDİL BARONLARI 35 BİN TERÖRİST İÇİN ŞEHİT DİYOR

PKK Yürütme Komitesi Üyesi Cemal kod adlı Murat Karayılan PKK’nin 12. Kongresi’nde yaptığı konuşmada silahlı mücadeleye son verme yönünde alacakları karara karşılık, devletin yasal adımlar atması gerektiğini belirtti.

47 yıldır, toplumsal barışa ve kardeşliğe  kurşun sıkan PKK yeni stratejisiyle siyasi parti olarak legalleşmek istiyor. Stratejik maşa PKK amaç ve iddialarından vazgeçmemiştir.

Terör örgütü PKK'nın sözde fesih ve silah bırakma kararının yapıldığı toplantı salonunda, Türkiye'yi 47 yıldır kana bulayan teröristlerin fotoğrafları yer aldı.  Kongre'de konuşan Murat Karayılan"35 bini kadro 50 bin şehidimiz var" diyor.

Kandil baronlarından Murat karayılan  devlete meydan okumayı da ihmal etmedi: “Devlet savaşla sonuç almak istiyor ama bizi yenemez. Bizim de yeni savaş taktiklerimiz var, teknolojik kapasitemizi geliştirdik. Savaş yanlısı akıl çözüm aklı değildir. Fakat Öcalan'ın da dile getirdiği gibi artık bu dönemin aşılması gerekiyor. Bu nedenle biz değişime inanıyoruz.”

KCK YÜRÜTME KONSEYİ BAŞKANI  HÜLYA ORAN KRİPTO ERMENİDİR!

PKK diktatörlüğünün sözde çatı kuruluşu KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı kripto Ermeni Bese Hozat da Kongre’nin “bir bitiş” değil “yepyeni bir başlangıç, değişim, dönüşüm ve yeniden yapılanma süreci” olduğunu vurguluyor. 

PKK’lı Hülya Oran 1994’de ‘Bese Hozat’ kod adını alıp, dağa çıkıyor. ‘Bese’yi hem Dersim İsyanı sırasında asılan Seyit Rıza’nın eşinin adı, hem de katılımından bir süre önce öldürülen kadın PKK’lının adı olduğu için seçiyor.

KCK nın kadın şeflerinden  Bese Hozat kod adlı Hülya Oran,  ise şunları söyledi:

 “Yeni bir tarih yazıyoruz. PKK gerçekten rolünü oynadı. Yeni sürecin militanlığını yapacağız. Bu büyük bir onurdur, gururdur."

Cinayet şebekesinin şefleri yeni dönemde örgütün daha büyük atılımlar yapacaklarını ifade ediyorlar.

Operasyonlarda öldürülen PKK militanlarından şehit olarak söz edilmektedir. 47 yıl boyunca ülkemizi kana bulayan terör örgütü  PKK'nın,  BOP kapsamında kendini feshettiğini açıklamasının ardından CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu  ve bir grup bölücü  halay çekmişlerdir. 

Biz bu halay çekenleri , Kürtçülük yapan    alçakların kirli ve karanlık emellerini çok iyi biliyoruz.

2009'da Osla'da başlatılan 2015'te sözde kaldırılan ihanet süreci bugüne kadar sinsice getirildi.

MİT İZNİYLE TERÖRİSTBAŞININ GÖNDERDİĞİ POLİTİK RAPOR OKUNUYOR

PKK kongresinde , istihbaratın  izin  vermesiyle, Öcalan'ın İmralı’dan gönderdiği  politik rapor okundu. PKK açıklaması MİT'in onayı olmaksızın açıklanabilecek bir açıklama değildir. Devam eden görüşmeler sonucunda bu metnin kamuoyuna sunulduğunu aklı başında olan herkes biliyor.

Terör örgütü yapısını dağıtmadığı gibi yeniden yapılanıyor. Küresel bir plan dahilinde Türkiye Cumhuriyeti’nin “Ulus-devlet” yapısı sorgulanıyor ve feshedilmesi isteniyor.

PKK Türkiye’de hareket edemez  konuma geldi.  Suriye kolu üzerinden silahlı eylemler düzenliyordu.  Ancak küresel bir plan dahilinde yeniden sahneye sürülen 2. ihanet süreciyle örgüte alan açtılar.

Silahlı mücadeleyi kaybeden ve bitme noktasına gelen terör örgütü yürütülen kirli müzakereler sonucunda, silahla  başaramadığını siyasallaşarak başarmanın peşinde.  

Silah bırakmanın zaman ve koşullarını İmralı ve PKK belirledi. Türkiye’deki hedefleri tamamen siyasi mücadele, DEM’ ide içine alan  yeni parti ile teröristbaşı liderliğinde  TBMM’ de olmak.

PKK fesh açıklaması bunun işaretidir.  Örgüt siyasal iktidardan isteklerinin yasallaştırılmasını istiyor. Örgüt  Anayasa değişikliği istiyor.

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK,  TÜRKİYE CUMHURİYETİNE VE  LOZAN’A SAVAŞ İLAN ETTİ

Bu bölücü bildiride, Türk-Kürt ilişkilerinin temel sorunu olarak Lozan Antlaşması gösteriliyor ve “Türk-Kürt ilişkilerinin sorunsallaştığı Lozan Antlaşması’nın ve 1924 Anayasası’nın öncesi” deyimiyle “Lozan” referans olarak alınıyor. Bildiri bu konuda açıkça şöyle diyor:

“PKK, kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası’ndan alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşıdır.”

Açıklamada, Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası’na atıfta bulunularak “soykırım” kelimesine yer verilmesi dikkati çekti. "Partimiz PKK; kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasasından alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı" denilen metinde, "PKK katı Kürt inkârının, buna dayalı imha siyasetinin, soykırım ve asimilasyon politikalarının egemen olduğu koşullarda şekillendi" ifadesine yer aldı.

Bir kere ülkemizde tarih boyunca Türk- Kürt  çatışması yaşanmadı. PKK terör örgütü devlete ,güvenlik güçlerimize ve masum insanlara saldırdı. Kan döktü, kan akıttı. Toplumsal barışa ve kardeşliğe zarar verdi.

PKK terör örgütü açık açık Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin iki kuruluş ,temel kuruluş belgesini iki temel ayağını hedef alıyor.

1. Lozan anlaşması.

2.1924 anayasası.

Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusu Lozan’a Cumhuriyetin kurucu değerlerine ve kazanımlarına savaş ilan ettiler.
Terör Örgütü Lozan Antlaşmasını hedef almıştır. 

Lozan tartışılamaz! Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin Tapu Senedidir. Emperyalist işgalci güçlere karşı verilen  bir savaş sonucu elde edilmiştir.

24 Temmuz 1923`te imzalanan Lozan Antlaşması, Atatürk`ün önderliğinde yok edildiği sanılan bir ulusun yeniden ayağa kalkması, 

PKK kendisini feshetmiyor, Lozan’dan girip Ankara’dan çıkıyor, Türkiye’yi feshediyor!

Lozan yok sayılarak terör örgütü meşrulaştırılmaya çalışılıyor.

Terörün son bulması, herkesin istediği bir gelişmedir. Ancak Türkiye’nin tapusu olan Lozan Antlaşması’nın tartışmaya açılması kabul edilemez.

Lozan, bu ülkenin kuruluşundaki tarihi ve önemli bir eşiktir.

Apocular/PKK 52 yıldır Lozan ve  Cumhuriyet düşmanlığında yıldır aynı yerde. 

Terör örgütüne Lozan Antlaşması'nda hangi madde için delme sözü verdiniz de 'başardık' diyorlar.Terör örgütü PKK  açıklamasında Türkiye’nin bölünmesi ve Anadolu’nun Türksüzleştirilmesi vardır.

Atatürk'e, Cumhuriyet'e, Cumhuriyet'in tapusu Lozan'a  karşı çıkanlar Yeni Sevr’cilerdir

Türkiye Cumhuriyeti’nin tapu senedi olan Lozan Antlaşmasını tartışmaya açmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni inkâr ve ret etmektir.

YAŞASIN LOZAN, KAHROLSUN SEVR’İN SEVİCİLERİ

PKK tarafından yayınlanan açıklamada iki ayrı yerde, sürece “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin el koyması gerektiği” belirtiliyor.

Bunun anlamı açık. Bundan böyle bu süreci Türkiye Büyük Millet Meclisi sürdürsün.

Örgütün açıklamasında “PKK adıyla yürütülen çalışmaların sonlandırıldığı ve silahlı mücadelenin sona erdiği” ifade edildi. Açıklamada PKK adı ile sona erdirilen ‘mücadelenin’ bundan sonra başka bir örgüt çatısı (YPG) adı altında devam edip etmeyeceğine dair bir detay görülmedi. YPG’nin yanı sıra PKK’nın çatı örgütü olan KCK’nın faaliyetlerinin devam edip etmeyeceği, fesih kararına dahil olup olmadığına ilişkin bir açıklama yapılmadı.

PKK retorik, terminolojik sözler ile algı operasyonu yapmaya çalışıyor.  Son 30 yıldır, her on yılda bir teorik ve pratik/eylem çizgisini değiştiren Örgüt yeni siyasi hamleler ile ön almaya çalışıyor. 

PKK’nın açıklamasında küflenmiş ideolojik saplantıların izleri de var elbette.

Tek bildiği iş silahlı eylem olan, örgütün  “örgütümüzü fesh ediyoruz ” açıklamasına ihanet sürecinin ancak mimarları ve işbirlikçiler inanır.

Devletin resmi kanalı TRT dahil olmak üzere saray’a bağlı bütün kanallar,yazılı ve görsel medya ,teröristbaşı ve PKK güzellemeleri yapmaktalar.

PKK açıklamasında ayrıca, PKK’nın “Kürt inkârının, buna dayalı imha siyasetinin, soykırım ve asimilasyon politikalarının egemen olduğu koşullarda şekillendiği” belirtilerek Türkiye Cumhuriyeti çok ağır bir biçimde suçlanmaya kalkışılmış, 12.500  vatan evladını, 6500 sivil masum insanı, binlerce yurttaşın ölümüne yol açan  PKK terörüne gerçekdışı bir gerekçe bulunmaya çalışılmıştır. 

İmha ve soykırım” iftiraları 52 yıllık terör örgütünün kirli ve karanlık emellerini ortaya koymaktadır.

   PKK’lı faşistlerin bölücü  talepleri şunlardır:

  -Abdullah Öcalan Baş müzakereci olarak  muhatap kabul edilmeli ve serbest bırakılmalı.

 - PKK lideri Öcalan serbest bırakılmalı ve  TBMM de konuşmalı,

  -Anayasa değişmeli,  kürt ulusu maddesi  anayasaya konmalıdır

   -Türkiye Cumhuriyetin tapusu ve kimlik belgesi Lozan Antlaşması’nın kazanımları yok sayılmalıdır.

- Ana dilde eğitim verilmeli. Kürtçe ana dil olarak kabul edilmeli.

  -PKK yasal parti  olarak  özgürce faaliyet göstermelidir.

- Dağdan inişleri serbest bırakılmalı gözaltı ve tutuklamalar olmamalı. 

-  PKK’lılar için genel af çıkarılmalı. Cezaevlerindeki  20 bin PKK’ lı serbest bırakılmalı.

- Irak’ın kuzeyine ve Suriye’nin kuzeyine yönelik askeri operasyonlar durmalıdır.

 -Türk Devleti Mazlum Abdi ile görüşmeli ve Suriye’deki  Kürt yönetimini  tanımalıdır.

Kandil’in uzantısı DEM’in Dil, Kültür ve Sanat Komisyonu Eş Sözcüleri Cemile Turhallı ve Heval Dilbahar imzalı yapılan açıklamada "Kürtçe resmi dil olsun.” açıklaması yapıldı. 

DÜN OLDUĞU GİBİ  BU GÜNDE  YENİ SEVR ÖZLEMCİLERİNE  GEÇİT  VERMEYECEĞİZ!

Birinci Dünya Savaşı sonrasında İtilaf Devletleri ve Osmanlı hükümeti arasında 10 Ağustos 1920'de imzalanan Sevr Antlaşması'nın üzerinden yaklaşık 105 yıl geçti.

Türk topraklarının paylaşımı ile ilgili çok ağır maddeler içeren 433 maddelik antlaşma, imza altına alınmasına rağmen Türk milletinin, Cumhuriyetin Kurucusu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde başlattığı Milli Mücadele sayesinde yürürlüğe girmeden ölü doğdu.

Sevr, nihayet Kurtuluş Savaşı sonrası 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması'yla da resmen ortadan kalktı. Lozan antlaşması ,Sevr antlaşması ile yapılmak istenenin tam tersini gerçekleştirmiştir. Lozan kuruluş  ve kurtuluşun tescilidir.

Aradan 105 yıl geçmiş olmasına rağmen “Büyük Ortadoğu Projesi” adı altında “Yeni Sevr”i dayatmaktadırlar ülkemize. Ve tıpkı 1920’lerde Damat Ferit gibi hainleri bulmakta zorlanmadıkları gibi günümüzde Yeni Sevr’in hayata geçirilmesi için canhıraş bir çaba içine girecek hainleri bulmakta da zorlanmamaktadır.

Biz Türk milliyetçileri Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının devamcılarıyız. Biz var olduğumuz sürece ABD-AB Emperyalistlerinin ülkemize, milletimize dayattığı, yerli hain işbirlikçileri eliyle uygulamaya koymaya çalıştıkları Yeni Sevr asla hayata geçirilemeyecektir! Tarih, Sevr’i  yeniden hortlatmaya çalışanları lanetleyecektir.

BÖLÜCÜLER HALAYDA,  HAİNLER SOKAKLARDA

Stratejik Maşa, ABD ve NATO Uşağı PKK Türkiye’yi feshetmeye çalışıyor. KCK, Kongre-Gel, PYD, YPG vb. Terör yapıları örgütsel faaliyetlerini sürdürmektedir. PKK ideolojik, politik, örgütsel söylemini ve dilini devam ettiriyor. 

12 Mayıs PKK açıklaması, BOP projesinin bir parçasıdır. PKK açıklamasının arkasında ABD, Fransa ve İngiltere vardır. 

Örgütü PKK ismiyle devam etmeyeceğini söylüyor. Ancak  başka isimlerle devam iddiasını taşıyor.

Hükümet kapalı kapılar ardından İmralı ve Kandil ile müzakere ediyor. ABD ve İsrail fesih senaryosunun neresinde? Fesih kararında PKK dışında örgütün Suriye'deki sözde uzantısı PYD/YPG'den bahsedilmemektedir. 

Cinayet şebekesi terör örgütüne sahip çıkan “Baş Müzakereci Öcalan’dır, Öcalan Önderliktir. Süreç onunla yürütülmeli. Baş müzakereci olarak muhatap kabul edilmeli” diyen siyasileri, hainleri aziz milletimiz  affetmeyecektir.

Siyasal iktidar ve sözde muhalefet PKK’nın açıklamalarına ve  söylemine  sahip çıkıyor.

Cumhur ittifakı teröristbaşı için “PKK kurucu Önderi” diyor. PKK uzantısı Amerikan uşağı DEM’e teşekkür ediyor. KCK/ PKK  diyor ki “Öcalan baş müzakereci olmalı”. Uzantısı DEM’de “baş müzakerecisi Öcalan'dır. Açın İmralı kapılarını, Öcalan'ın düşünceleri, fikirleri halklarla buluşsun.” diyor.

ABD UŞAĞI DEM  KAHRAMAN KORUCULARIMIZI HEDEF ALMIŞTIR!

1985 yılında, terörle mücadele amacıyla kurulan Güvenlik Koruculuğu sistemi kapsamında, Türkiye genelinde yaklaşık 60 bin aktif görevli, 30 bin emekli ve 17 bin gönüllü korucu bulunuyor. Sistemin kurulduğu tarihten bu yana 2 bin 500 korucu şehit olurken, 3 bin korucu da gazi ünvanı aldı. Yüzlerce Korucu ailesine mensup sivil insanlar terör örgütü tarafından katledildi.

PKK uzantısı DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Muş’ta düzenlediği toplantıda Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde görev yapan güvenlik korucularının artık aktif bir role ihtiyaç duymadığını savundu.

Bakırhan, Elindeki silahı al, sopayı ver, köyde hayvan baksın. Bu çok daha onurlu bir işti” diyerek küstahça ,alçakça sözler sarfetmiştir

Bundan yıllar önce bölgede PKK terör estirirken karakolları köyleri basarken insanlar sokağa çıkamazken, kahraman Korucular, terör örgütünün karşısına çıkmış   kanlı örgütü  bir çok yerde perişan etmişti   Teröristbaşı yakalandıktan sonra verdiği ifadesinde “Korucular bize çok sıkıntı çıkardı, onlara bize katılın dedik kabul etmediler, bizde genç yaşlı demeden  hem onlara hem ailelelerine saldırdık” demiştir. 

40 yıldır bölücü terör yuvalarına karşı verilen kutsal mücadelede  devletinin ve milletinin yanında yer alan kahraman güvenlik güçlerimiz ile birlikte omuz omuza büyük bir cesaretle görev yapan ve gözünü kırpmadan şehit ve gazi olan Güvenlik Korucularımız, bölücü terör örgütüne karşı verilen büyük mücadelenin gerçek kahramanlarıdır.

DEVLET “DERSİMCİLİK” OYUNUNA ALET EDİLEMEZ’

Dersim isyanının arkasında emperyalist devletler vardır. “Dersim’le yüzleşeceğiz” diyerek, Türkiye Cumhuriyeti ile hesaplaşmaya kalkmışlardır. AKP hükümetinin bölücü hainler gibi “mazlum” dediği, “Seyit” dediği Seyit Rıza, bildiğimiz anlamda Seyyid değildir. Peygamber soyundan değildir. Bir İngiliz işbirlikçisidir. Masum değildir, Mehmetçik katilidir. İsyancı çetelerin elebaşıdır. Türklük düşmanı, vatan haini Seyit Rıza ve elleri kanlı Mehmetçik katillerini aklama ve savunma işini, AKP hükümeti üstlenmiştir.

İngiliz ve Fransız destekli Dersim isyanını savunmak, Seyit Rıza ve onun gibileri masum olarak göstermek, PKK ile onun elebaşını da masum olarak göstermekle aynıdır. Halka zulmeden, askere gitmeyen, vergi vermeyen, devletin bölgeye girmesine engel olan Devlete kurşun sıkan, halka kurşun sıkan, fakir köylüyü ezen, sömüren ağalar, devlet üzerlerine gidince isyana kalktılar.

Bu hunhar eylemlerin birinde, Asteğmen İsmail Hakkı ve 33 Mehmetçiğimiz, hainler tarafından şehit edilmişti. Havaya uçurulan Mazgirt Köprüsü üzerinde bulunan jandarma taburunda şehit düşen kahraman 56 askerimiz, “Dersim açılımı” yapan AKP hükümeti için bir şey ifade etmiyordu.

Tunceli, cumhuriyettir. Dersim tefrikadır, bölünmedir. Devlet, “Dersimcilik” oyununa alet edilemez Dersim ahlaksızlığını tarih ibretle kaydedecek. Utanması gerekenler, Dersim için özür dileyenlerdir. “Dersim’le yüzleşeceğiz, TC ile hesaplaşacağız” diyen ve Türkiye Cumhuriyeti ile hesaplaşmaya kalkanlar, bunun bedelini ağır öderler.

 “Dersim edebiyatı” yalanlarla, dolanlarla, saptırmalarla, düzmece ağıtlarla, tıka basa doludur. Dersim fitnesinin finansmanını ABD, AB ülkeleri ve Soros’un vakıfları yapmaktadır.

PKK  TERÖR ÖRGÜTÜ BİNLERCE VATAN EVLADINI ŞEHİT ETMİŞTİR

1977-2025 arası, 48  yıl boyunca stratejik maşa PKK terör örgütü tarafından 12 binden fazla vatan evladı hain pusularda ,tuzaklarda saldırılarda şehit düşmüştür.

PKK terör örgütü 1978 – 2019 arası 500 köy basmıştır. 500 köyde toplu katliam yapmıştır. Kundaktaki bebekler (276) dâhil öldürdüğü çocuk sayısı 1232’ dir. Binlerce sivil, masum insanı katletmiştir.

Gabar’da, Cudi’de, Tendürek’te, Dağlıca’da, Aktütün’de Bayraktepe’de, Ağrı’da, Hakkari’de, Mardin’de, Şırnak’ta ,Beytüşşebap’da, Cizre de, Nusaybin de, Bağlar’da, Sur’da, dağlarda, kırsalda, metropellerde şehit düşen yüzlerce vatan evladımız için günlerce haberler yapılmadı.

48 yıldır çoluk, çocuk   kadın erkek, genç, yaşlı demeden binlerce masumu öldürdüler. Bingöl, Başbağlar ,Mısır Çarşısı, Anafartalar, Güngören ,Yavi, Vezneciler, Çankaya, Güvenpark, Elazığ, Şemdinli, Van, Adana, Beşiktaş, Kayseri, Kulp, Mersin Polisevi İçişleri Bakanlığı – Emniyet Genel Müdürlüğü, Havacılık ve Uzay Sanayi Tusaş eylemi  vb. onlarca katliam.

 Bu kanlı katliamların, kanlı eylemlerin hepsini PKK terör örgütü yaptı.

1984’ten günümüze 500 köy basan katliamlar yapan, 400 civarında karakolumuzu basan, dağda, kırsalda, metropolde binlerce askerimizi, polisimizi şehit eden, 1500 civarındaki bebeği katleden, binlerce sivil, masum insanı katleden, cinayet şebekesinin propaganda memuruna özel muamele gösterenleri Türk milleti affetmeyecektir.

Şehitlerimize, vatandaşlarımıza, gösterilmeyen ilgi, alaka ve özel muamele terör örgütünün başına ve cinayet şebekesinin mensuplarına gösteriliyor.

Ülkenin geldiği şu duruma bakın. Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor, Şehitlerimizin aileleri perişan ve isyan ediyorlar.

Yazılı ve görsel medyada teröristbaşı ve terör örgütü PKK  güzellemesi yapan hainler ,yarın  yine  “aldandık aldatıldık” diyeceksiniz!

İHANET SÜRECİNİN MİMARLARINI VE İHANETE DESTEK VEREN HERKESİ NOT ETTİK!

AKP/ Saray rejimin “Yeni paradigma” dedikleri PKK açıklaması ile , örgütün talepleri Meclis’te yasalaştırılacak! Yani PKK, terörle ulaşmak istediği hedeflere Meclis kararıyla “meşru yollar”dan ulaşacak! Cumhuriyetin kuruluş felsefesi olan Türk devleti anlayışı ise “eski paradigma” olarak gösterilecek!

 PKK açıklamasını savunanlar Türkiye’ye, Lozan yerine Sevr’i ve Wilson prensiplerini, Türk devleti yerine de federatif devlet yapısını dayatıyorlar.

Biz, Başbuğ Alparslan Türkeş’in ve Şehit  Lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun dava ve yol arkadaşları olarak aldanmadık ve aldatmadık. Milletimize asla yalan söylemedik!

Yazık, çok yazık!  12.500 civarında güvenlik güçlerimize mensup vatan evladı 6500 sivil masum insanın  şehitlerimizin kemikleri sızlıyor. İkinci ihanet sürecinin siyasi faturası, birincisinden daha da ağır olacaktır.

1978’den günümüze  binlerce  vatan evladını şehit eden devlete, millete kurşun sıkan, ABD/ NATO uşağı  terör örgütünün yeni ihanet dolu açıklamalarını, planlarını alkışlayan, destekleyen herkes bu ihanetin bedelini ödeyecektir.

Biz sizi de, bebek katilini de,  bu cinayet şebekesine güzelleme yaptıran Amerikan, AB beslemelerini, 

Soros’un çocuklarını çok iyi biliyor ve tanıyoruz.

Toprak ve Vatan bütünlüğümüz, İstiklâl Savaşıyla ve Cumhuriyetle sağlandı.

Cumhuriyet ve Lozan düşmanlarının sonu   Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı silahlı isyan başlatan Şeyh Sait ve Seyit Rıza gibi olacak

1923’ün mücadelesi bugün devam ediyor. Şeyh Sait’ ve Seyit Rıza’yı “kahraman” kabul edenler, Atatürk’e ve Cumhuriyet  düşmanlarıdır. 

Şehit lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun ifadesiyle “Ben bu ülkenin bir şehidini unutmadım, birde şehit düşüren kahpelerini!”

Bütün  hayatı bölücülükle, bölücülerle   mücadele etmiş,  Ülkücü fikir ve siyaset adamı, başta Ülkücü  Hareketin  tarihi olmak üzere ; Derin Sol ,1993  Örtülü Darbe ,  Muhsin Yazıcıoğlu Külliyatı, Ortadoğu’nun Cahşları vb. 10   kitabın yazarı olarak   olarak  söylüyorum;

Alayınız Türkiye Cumhuriyeti Devletine , Büyük Türk Milletine ihanet ettiniz.

Türkiye Cumhuriyeti devletini  “soykırım yapmakla” ,  “terör devleti” olmakla itham eden ,Lozan’a ve  Cumhuriyetin kurucu değerlerine saldıran, stratejik maşa PKK terör örgütünün açıklamalarına destek verenler  

 Not  ettik !

Bu yeni ihanet sürecinin mimarlarını, işbirlikçilerini, yandaşlarını,  kurum ve kuruluşlarını; alayını not ettik!

Türkiye Cumhuriyeti Adaleti Önünde Yargılanacaksınız!

15 Ağustos 1984 günü Eruh ilçesine yapılan saldırıda  PKK tarafından şehit edilen   Jandarma  Er Süleyman Aydın’ı ve 15 Ağustos 1984 günü, saat: 21:30 sıralarında bir grup PKK örgüt mensubunca Şemdinli İlçesi’ne yapılan silahlı saldırı sonunda, şehit düşen  askerlik şubesinde görevli Er, Memiş Arıbaş başta olmak şehadet şerbetini içen bütün şehidlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum."

YAŞASIN TÜRKİYE, CUMHURİYETİ!

 YAŞASIN LOZAN!

KAHROLSUN EMPERYALİZM! 

KAHROLSUN BÖLÜCÜLÜK!

YAŞASIN BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE !

Cuma 34.4 ° / 21.2 °
Cumartesi 34.8 ° / 20.8 °
Pazar 34.6 ° / 20.5 °