KAFTANCIOĞLU 'SABIKA HOLDİNG BROŞÜRÜ' DAVASINDAN TEK CELSEDE BERAAT ETTİ

KAFTANCIOĞLU

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Genel Merkezi tarafından hazırlanan ve dağıtılması için il ve ilçe başkanlıklarına gönderilen 'SaBıKa Holding' başlıklı broşürle ilgili sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilere

CHP Istanbul Il Baskani Canan Kaftancioglu, CHP Genel Merkezi tarafindan hazirlanan ve dagitilmasi için il ve ilçe baskanliklarina gönderilen 'SaBiKa Holding' baslikli brosürle ilgili sosyal medya paylasimi gerekçe gösterilerek, ‘Cumhurbaskani ve devlet görevlisine hakaret’ suçlamalariyla 6 yila kadar hapis istemiyle yargilandigi davada tek celsede beraat etti.

CHP Istanbul Il Baskani Canan Kaftancioglu hakkinda; CHP Genel Merkezi tarafindan hazirlanan ve dagitilmasi için il ve ilçe baskanliklarina gönderilen 'SaBiKa Holding' baslikli brosürle ilgili sosyal medyada paylasiminda ‘Cumhurbaskani ve devlet görevlisine hakaret’ suçlarini isledigi gerekçesiyle 2 yildan 6 yila kadar hapis istemiyle Istanbul 32. Asliye Ceza Mahkmesi'nde yargilandi.

Durusmaya Canan Kaftancioglu avukatlariyla birlikte katildi. Kaftancioglu'na destek olmak için eski CHP Genel Baskani Altan Öymen, CHP Genel Baskan yardimcilari Muharrem Erkek, Seyit Torun, Yüksel Taskin ve Ahmet Akin, CHP Grup Baskan Vekili Engin Altay ve milletvekilleri Mahmut Tanal, Gülizar Emecan, Sibel Özdemir, Ilhan Kesici, Yunus Emre, Süleyman Bülbül, Alpay Atmen, Rafet Zeybek durusmayi izledi.

'MEMLEKETTE KIMLERIN HAKARET ETTIGI ASIKARDIR'

Durusma, Canan Kaftancioglu'nun kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasiyla basladi. Kaftancioglu söyle savunma yapti: 

'Paylasmis oldugum yazinin neresinde Cumhurbaskani'na ve kamu görevlisine hakaret oldugunu anlayabilirsem ya da iddianameyi düzenleyen savci bunu bana izah ederse savunmami yapacagim. Bu tweette hakaret yoktur. Memlekette kimlerin hakaret ettigi asikardir. Parti çalismasi yapmak hakaret degildir. Anlayanlarin bana açiklamasini, vatandas olarak ögrenmek istiyorum. Su ana kadar hakkimda açilan davalarda hakaret kasti, sununla yapilmistir denilmedi.'

Kaftancioglu, avukatlariyla birlikte hazirladigi 2 sayfalik yazili savunmayi mahkemeye sundu. Mahkeme Kaftancioglu'na, herhangi bir ceza verilmesi durumunda hükmün açiklanmasinin geri birakilmasini isteyip istemedigini sordu. Kaftancioglu, 'Bu soruyu sordugunuz için tesekkür ederim, sorulmadigi mahkemelerden de geçtim. Hükmün açiklanmasinin geri birakilmasini kabul etmiyorum çünkü herhangi bir suç islemedim' dedi.

DERHAL BERAAT TALEP EDILDI

Canan Kaftancioglu'nun avukati Hasan Fehmi Demir, beyaninda sunlari söyledi:

'Hakaret ettigi iddia edilen cümle okundu. Cümlede bir hakaret veya küçük düsürme olmadigi açik. Mahkemenin baska arastirmaya gerek duymadan derhal beraat karari verilmesini talep ederiz. Iddia makami mütalaa vermeyecekse, Ankara Cumhuriyet Bassavciligi, CHP Genel Merkezi tarafindan hazirlanan brosür ile ilgili sorusturma baslatti. Bu brosürle ilgili sorutmasinin hangi asamada oldugunun ögrenilmesini talep ederiz.'

'HANGI SUÇTAN NASIL ZARAR GÖRDÜLER ÖGRENMEK ISTIYRUM'

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan'in avukatlari, Erdogan'in suçtan zarar görme ihtimaline karsi davaya katilma talepli dilekçe sundu. Durusma savcisi, Cumhurbaskani vekillerinin bu taleplerinin kabul edilmesini ve sanik vekilinin bahsettigi Ankara Cumhuriyet Bassavciligi’nca söz konusu brosürler hakkindaki sorusturmanin hangi asamada oldugunun sorulmasina karar verilmesini istedi. Mahkeme, Cumhurbaskani vekillerinin katilma taleplerini kabul etti. Savcinin Ankara Cumhuriyet Bassavciligi'ndaki sorusturmayla ilgili talebini ise reddetti.

Katilma talebine iliskin mahkeme, karar vermeden önce Kaftancioglu'na bir diyeceginin olup olmadigini sordu. Kaftancioglu, 'Böylesi gereksiz bir sey için özür dilemesi gerekenler adina ben özür dilerim. Suçtan zarar görme ihtimalleri nedir? Hangi suçtan, nasil zarar gördüler ögrenmek istiyorum. Katilma taleplerinin reddedilmesini talep ediyorum' dedi.

Cumhurbaskani Erdogan'in vekilleri, benzer konuyla ilgili olarak söz konu brosürleri dagitan Istanbul il ve ilçe yöneticileri hakkinda da açilmis bir dava oldugunu ve onlarin bu davayla birlestirilmesini talep etti. Mahkeme bu talebin reddine karar verdi. 

SÜLEYMAN SOYLU'NUN AVUKATI DA DAVAYA KATILMAK ISTEDI

Durusma savcisinin esasa iliskin savunmasini sunmasi için durusmaya verilen kisa süreli aranin ardindan Içisleri Bakani Süleyman Soylu'nun vekili durusmaya katilarak, Soylu'nun da suçtan zarar görme ihtimaline karsi davaya katilma talebinde bulundu. Mahkeme, Soylu'nun vekili tarafindan katilma talebini de kabul etti.

SAVCI 7 YILA KADAR HAPIS ISTEDI

Esasa iliskin görüs açiklayan Cumhuriyet savcisi, Canan Kaftancioglu’nun suça konu paylasiminin elestiri hakki ve ifade özgürlügü kapsamini asan, Cumhurbaskani'nin ve kamu görevlisi olan Süleyman Soylu’nun onur, seref ve sayginligini zedeleyici nitelikte oldugunu öne sürdü. Savci, Kaftancioglu’nun 'Cumhurbaskanina ve devlet görevlisine alenen hakaret' suçlarindan 2 yil 4 aydan 7 yila kadar hapisle cezalandirilmasini talep etti.

Mütalaaya iliskin diyecekleri sorulan Kaftancioglu, önceki beyanlarini tekrar ettigini ve beraatini istedigini söyledi. Mütalaaya karsi savunma yapan avukat Hasan Fehmi Demir sunlari söyledi:

'Yapilan paylasimlar herhangi bir kisiyi rencide edecek, küçük düsürecek en açik yorumla bile ortaya konacak bir ibare yoktur. Esasen islendigi öne sürülen suç, CHP Genel Merkezi'nin, bir yolsuzluk olayiyla ilgili olarak çikardigi brosürle ilgili, brosür içeriginin bu davada tartisilmasi kuskusuz mümkün degildir. Zira az önce Ankara Cumhuriyet Bassavciligi'nin, numarasini verdigimiz sorusturma dosyasi ile bu konuyla ilgili olarak bir sorusturma zaten yürütülmektedir. Iddianame, Türk yargisinin geldigi nokta bakimindan ve herkes bakimindan üzücüdür. Olmayan bir suçun insa edilmeye çalisilmasi bu sekilde yargi alet edilerek kisilerin itibarsizlastirilmaya çalisilmasi ve onlari düsüncelerini ifade edemeyecek sekilde baski altina alinmasi hukuken kabul edilemezdir. Bu sebeplerle hiçbir hakaret veya küçük düsürücü veya incitici bir ifadenin bulunmadigi paylasimla ilgili olarak müvekkilim hakkinda beraat karari verilmesi talep ederiz.'

'SIYASI ÇALISMALARIMIZI DEVAM ETTIRECEGIZ'

Son sözü sorulan Canan Kaftancioglu, 'Suç islemedigimi biliyorum, hakaret etme kastim hiç olmaz, hakareti ayip sayarim, hakaret edenleri de kinarim. CHP Istanbul Il Baskani olarak siyasi çalismalarimizi devam ettiriyoruz. Bundan sonra da devam ettirecegiz. Beraatimi istiyorum' dedi.

BERAAT KARARI VERILDI

Kararini açiklayan mahkeme, saniga atili suçlarin yasal unsurlarinin olusmadigini belirterek Canan Kaftancioglu'nun her iki suçlamadan da ayri ayri beraatina karar verdi.

'SABAH AKSAM HALKA HAKARET EDENLER, BIZLERIN HAKARET ETTIGINE DAIR DAVALAR AÇIYORLAR'

Durusmadan sonra adliye önünde basin açiklamasi yapan Kaftancioglu, 'Sabah aksam halka hakaret edenler, bizlerin hakaret ettigine dair davalar açiyorlar' dedi. Kaftancioglu, sunlari söyledi:

'Bu memlekette sabah aksam, yatip kalkip halka, vatandasa hakaret edenler yine sabah aksam yatiyorlar ve kalkiyorlar, bizlerin hakaret ettigine dair davalar açiyorlar. Bizi koca çinarimizi (Altan Öymen) mahkemelere getirmek zorunda birakiyorlar. Degerli yol arkadaslarim, kiymetli basin emekçileri, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler, Cumhuriyet Halk Partisi Istanbul Il Baskani olarak ben hiç kimseye hakaret etmeyiz. Hakaret bizim hem insani hem de parti kültürümüzde yoktur. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler hakikati, gerçegi söylemek durumunda ve zorundayiz. Gerçegi söylemek durumundayiz dedim. Bugün de yargi, siyaset, rüsvet iliskisinin anlatildigi, bu halkin paralarinin nasil peskes çekildigini, halka anlatmak için yaptigimiz parti çalismasindan ötürü dikkatinizi çekiyorum içinde ne hakaret var ne birilerine agir bir söz var, parti çalismasindan ötürü sabah aksam halka hakaret edenler tarafindan dava açildi. Bugünkü dava da beraatla sonuçlandi. Bunun disinda benim bu anlamiyla söyleyecek bir seyim yok. Tesekkür ediyorum.'

'HER GÜN MILYONLARA HAKARET EDENLER VAR AMA ONLARA DAVALAR AÇILMIYOR'

Kaftancioglu'na destek olmak için adliyeye giden Eski CHP Genel Baskani Altan Öymen da 'Öyle bir hal oldu ki hakaret etmek bazilari için günlük olay. Her gün milyonlara hakaret edenler var. Onlar hakkinda davalar açilmiyor. Çünkü dokunulmazliklari var. Baska politikacilarda olmayan. Ama kimseye hakaret etmeyen, hakaret teskil etmeyen kelimeleri yontarak, mana çikararak davalar açiliyor. Bazen çok eski zamanlarda islenmis, 7-8 sene önceki suçlardir diye ortaya çikariliyor. Bugün ben ilk defa güzel bir sonuçla karsilastim' dedi.

'SORUNUMUZ BAGIMSIZ VE TARAFSIZ YARGININ OLMAYISI'

CHP Genel Baskan Yardimcisi Muharrem Erkek de yarginin 'saray tahakkümü altinda' oldugunu savunarak, sunlari söyledi:

'Bugün görülen davada da bir hâkim vardi. Ama maalesef ceza istemek zorunda kalan bir savci da vardi. Çünkü maalesef yargi, saray tahakkümü altinda. Sorunumuz, partili Cumhurbaskanligi sistemi, sorunumuz parti genel baskanligi yoluyla yönetim tarzi, sorunumuz kuvvetler ayriliginin olmayisi. Çünkü kuvvetler ayriliginin olmadigi bir sistemde hukuk devleti olamaz. Bagimsiz ve tarafsiz yargi olamaz. Dün de yüksek sesle ifade ettik, yarginin üzerinden ellerinizi çekin. Istanbul Il Baskanimiz sayin Canan Kaftancioglu'nun hakkinda açilan sorusturmalarin davalari biz bile takip etmekte zorlaniyoruz. Asli görevimize dönün. Saray iktidarina, hükümete sesleniyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi'nin il baskanlariyla, belediye baskanlariyla mücadele etmek sizin göreviniz degil. Sizin göreviniz adaleti tesis etmek, hayat pahaliligiyla, issizlikle, yoksullukla mücadele etmek. Toplum, derin bir yoksullukla karsi karsiya ve 40 milyonun üzerinde insan yoksullukla, açlikla mücadele ediyor. Asli görevinizi size bir kez daha hatirlatiyoruz. Bugün bu davada da beraat çikti ama devam edecek. Çünkü savci bunu istinafa götürmek zorunda. Mütalaaya aykiri çiktigi için karar. Sorunumuz, bagimsiz ve tarafsiz yarginin olmayisi.'

'HAK ARAMA YERI OLAN ADLIYELER HAK YEME YERINE DÖNÜSMÜSTÜR'

CHP Grup Baskan Vekili Engin Altay da 'Türkiye'de bugün içinde bulundugumuz ekonomik buhranin temeli süphesiz saraydir ama asil temeli demokrasimizin yoksunlugudur. Demokrasi yoksunlugu, eksikligidir. Türkiye'de bu adliyelerde normalde hak arama yeri olan bu adliyeler maalesef hak yeme yerine dönüsmüs. Kötü bir tabloyu hep birlikte yasiyoruz' diye konustu.