“BİR YERİ KALE OLARAK TANIMLAYACAKSAK HER FABRİKA BİR KALEDİR”

“BİR YERİ KALE OLARAK TANIMLAYACAKSAK HER FABRİKA BİR KALEDİR”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul’da Sultanbeyli üye katılım töreninde, “Bir arkadaşım konuşurken Sultanbeyli, ‘AK Parti’nin kalesi’ diye bir deyimden söz etti. Bizim felsefemiz, CHP’nin felsefesi, eğer bir yeri ka

CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, Istanbul’da Sultanbeyli üye katilim töreninde, “Bir arkadasim konusurken Sultanbeyli, ‘AK Parti’nin kalesi’ diye bir deyimden söz etti. Bizim felsefemiz, CHP’nin felsefesi, eger bir yeri kale olarak tanimlayacaksak her fabrika bir kaledir. Her fabrika bir kale olmali ki o insanlar güzel çalisabilsin. Cumhuriyeti kuranlar da öyle demislerdir. Her yeni kurulan fabrikaya bir kale olarak bakmislardir” dedi.

CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, Istanbul'da, partisinin 'Sultanbeyli Ilçesi Üye Katilim Töreni'ne katildi. 400 yurttasin CHP’ye üye oldugu törene, Kiliçdaroglu'nun yani sira CHP Genel Baskan yardimcilari Oguz Kaan Salici, Onursal Adigüzel, Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani Ekrem Imamoglu, CHP Istanbul Il Baskani Canan Kaftancioglu ve CHP milletvekilleri katildi.

Kiliçdaroglu, törende yaptigi konusmada, Türkiye'de yeni bir sürecin basladigini belirtirken, 'Bizim kavgaya, birbirimize bagirmaya ihtiyacimiz yok. Bizim helallesmeye ve kucaklasmaya, bir arada yasamaya, birlikte olmaya ihtiyacimiz var' dedi.   

Kiliçdaroglu’nun konusmasindan öne çikan basliklar söyle:

'ISTANBUL’UN YABANCISI DEGILIM: Sultanbeyli’yi biliyorum. 12 yilim Istanbul’da geçti. 3 evladim var, 3’ü de Istanbul dogumlu. Dolasiyla Istanbul’un yabancisi degilim, milletvekilligini de yaptim. Sultanbeyli’nin CHP için zor bir ilçe oldugunun da farkindayim. Buraya çok geldim. Vatandaslarla sohbet ettim, ev ziyaretlerinde bulundum.

DUVARIN ÖRÜLMESINDE BIZIM DE KABAHATIMIZ: Aramizda bir duvar vardi, o duvarin yikilmasi lazimdi. Duvarin örülmesinde bizim de kabahatimiz, kusurumuz var. Vatandasa ulasma konusunda yeteri kadar çalismadik, onlarin dertleri ile yeteri kadar dertlenmedik. Onlarin sofralarina oturmadik, kahvesini, çayini içmedik. Oturduk, Ankara’da konustuk, bize oy verin dedik. Vatandas da hakli olarak kardesim geldin mi, oturdun mu, derdimi dinledim mi, benim derdim nedir ben sana anlatayim, beni ondan sonra partiye davet et…

BIZIM HELALLESMEYE VE KUCAKLASMAYA IHTIYACIMIZ VAR: Bütün Sultanbeylili kardeslerimin emin olmasini isterim; yeni bir sürecin Türkiye’de basladigini hepiniz bilin. Bizim kavgaya, birbirimize bagirmaya ihtiyacimiz yok. Bizim helallesmeye ve kucaklasmaya, bir arada yasamaya, birlikte olmaya ihtiyacimiz var.

BIR YERI KALE OLARAK TANIMLAYACAKSAK HER FABRIKA BIR KALEDIR: Memleketin çok sorunu var. Her evde bir issiz var. Her evde bir issiz varsa, her evde dert var demektir. Üniversiteyi bir annenin, babanin hangi fedakarliklarla okuttugunu herhalde en iyi o anne, baba bilir. Üniversiteyi bitirdi, issizse o evde dert eksik olmaz. Bir arkadasim konusurken dedi ki, kalelerden söz etti. Sultanbeyli, AK Parti’nin kalesi diye bir deyimden söz etti. Bizim felsefemiz, CHP’nin felsefesi, eger bir yeri kale olarak tanimlayacaksak her fabrika bir kaledir. Her fabrika bir kale olmali ki o insanlar güzel çalisabilsin.

HUZURUN, BEREKETIN OLDUGU BIR TÜRKIYE’YI INSA ETMEK ZORUNDAYIZ: Cumhuriyeti kuranlar da öyle demislerdir. Her yeni kurulan fabrikaya bir kale olarak bakmislardir. Insanlar orada çalismalardir, üretmislerdir. Alin terleriyle kazanmislardir, evlerine helal ekmek götürmüslerdir. Fabrikalarin yapilmasi, istihdam yaratilmasi, insanlarin güzel islerde çalismalari, her evde huzurun, bereketin oldugu bir Türkiye’yi insa etmek zorundayiz.

KIMLIK SIYASET KONUSU OLMAZ: Çok ayristigimizi biliyorum. Etnik kimlik, inançlar üzerinden siyaset yapildi. Yasam tarzi üzerinden siyaset yapildi. Bunlar toplumu ayristirdi, böldü. Ben bu millete söz verdim. Kimlik üzerinden siyaset yapmayacagim. Herkesin kimligi benim basimin üstünde. Hangi kimlikten olursa olsun. Ayni havayi mi teneffüs ediyoruz, ayni vatanda mi yasiyoruz, ayni bayragin altinda miyiz… Hiçbir meselemiz yok. Hiç kimse kendi anne, babasini seçme özgürlügüne sahip degil. Ama hepimiz anne, baba, dayi, amca, ecdadimizla gurur duyariz. Dolasiyla kimlik siyaset konusu olmaz.

BÖYLE BIR YETKI PEYGAMBERE BILE VERILMEDI: Herkesin inanci benim basimin üstünde. Herkesin inancina saygi gösteririm. Allah ile kulun arasina benim girme hakkim yok. Böyle bir yetki peygambere bile verilmedi. Dolasiyla kimin inançli, kimin inançsiz oldugunu ancak yüce yaratan bilir. Benim onun inancini sorgulama hakkim da yok. Onun inancina benim saygi duymam gerekir. Saygi duyacagim.

O EVDE EKMEK VAR MI, ISSIZ VAR MI?: Kisilerin yasam tarzi… Orada da sorunumuz var. Basörtüsü bir dönem geldi, Türkiye’nin bir numarali sorunu. Sana ne kardesim. Basörtüsü takar, takmaz… Sorun nedir? O evde ekmek var mi, issiz var mi? Sen siyaset yapacaksan önce onu çözeceksin. Is bulacaksin, evde huzur, bereket olacak. Insanlar huzur içinde oturup konusacaklar. Onu da Insallah tarihe gömdük.

O AILELER, MAHALLELER YETERI KADAR HIZMET ALMADILAR: Sultanbeyli ile bizim kucaklasmamiz, eski yaralari sarmamiz lazim. Varsa bir haksizlik, gidermemiz lazim. Biz hizmeti, hiçbir ayrim yapmadan götürüyoruz. Büyüksehir Belediye Baskanimiz ve diger belediye baskanlarimiz burada. Belediye baskanlarimiza dedim ki seçildikten sonra oy versin, vermesin hiçbir ayrim yapmadan herkese hizmet götüreceksiniz, ama yoksul mahallelere pozitif ayrimcilik yapacaksiniz dedim. O aileler, mahalleler yeteri kadar hizmet almadilar. Bize oy vermedi, hiç önemli degil. O mahallelere hizmet götürdügümüz zaman o mahalleler de gerçegi göreceklerdir.

SAG ELIN VERDIGINI SOL EL GÖRMEYECEK: Sizleri oyuyla Allah nasip ederse iktidar oldugumuzda Aile Destekleri Sigortasi’ni getirecegiz. Hiçbir ailenin geliri, asgari ücretin altinda olmayacak. Hiçbir hanenin geliri asgari ücretin altinda olmayacak. Kanun çikacak. Bu kanunu çikarmayi Türkiye 1971 yilinda taahhüt etmis. Bugüne kadar çikmamis. Çikarmiyorlar. Ben senden oy istiyorum, sana yardim yapacagim, sen de bana oy vereceksin… Biz yardimi böyle yapmiyoruz. Sag elin verdigini sol el görmeyecek. Insanin onurunu koruyacaksin.

OYSA AYLARDIR DAGITIYORDU AMA ONLARINKI GIBI DEGIL: Beyler yardim yapiyorlar, fakirleri diziyorlar, televizyon kameralarini çagiriyorlar, yardim yaptiklarini söylüyorlar. Bunu asla kabul etmiyoruz. Ekrem Baskanimiz, söz vermisti gelince, ailelerde çocuk varsa süt verecegiz diye. Bu sözü verdi, geldi, belediye baskani oldu ve bunu dagitmaya basladi. Bir süre sonra elestiri geldi. Hani sen süt dagitacaksin, dagitmiyorsun diye. Oysa aylardir dagitiyordu ama onlarinki gibi degil. Sag elin verdigini sol el görmeyecekti, insan onurunu koruyacaktiniz. Biz öyle yapiyoruz, felsefemiz, inancimiz, kültürümüz de o.  

SIZIN HAYALLERINIZ BENIM HEDEFIM OLACAK: Her gencimizin bu ülkenin büyümesinde, kalkinmasinda payi var. Hiç unutmayalim. Onlar özgürlük istiyorlar, onlar tweet attiklarinda basim belaya girer mi korkusuna kapilmak istemiyorlar. Size sunun sözünü rahatlikla verebilirim. Beni özgürce elestirebilmeniz için ve elestirdiginiz zaman da basima bir sey gelmeyecektir güvencesine sahip oldugunuz için oyunuzu CHP’ye vereceksiniz. Rahatlikla elestirebilirsiniz. Sizin hayalleriniz benim hedefim olacak. Hayalleri gerçeklestirecegim. Eger o gençler mutlu olursa o gençlerin anneleri, babalari, amcalari, halalari, dayilari hepsi mutlu olur.

O HORTUMLARIN TAMAMINI KESECEGIM: Verdiginiz verginin hesabini eger siyaset kurumu size vermiyorsa paralar baska yerlere, birilerine gidiyor demektir. O birilerine giden paralari, hortumlari Sultanbeyli’de söz veriyorum, o hortumlarin tamamini kesecegim, o hortumlarin tamamini bu halka, millete verecegim.'

Kiliçdaroglu, konusmasinin ardindan CHP'ye katilan yeni üyelere parti rozeti takti.