Yüksel Durak


KUR’AN’SIZ DİN

Hadsizi deveye bindirmişler, “Kur’an bize yeter mi” demiş. Daha fazlasını söylemeyeyim ama bu ne menem bir patavatsızlıktır.


Hadsizi deveye bindirmişler, “Kur’an bize yeter mi” demiş.

Daha fazlasını söylemeyeyim ama bu ne menem bir patavatsızlıktır.

Bu, ne menem bir ayıptır.

Ne menem bir aymazlıktır.

Sen, şimdi her şeye gücü yeten bir Tanrı’m var diyeceksin fakat O, sana mesajını tam iletemeyecek.

 

Devenin üstünde ya Hadsiz, bu defa “Kur’an’a göre bir din kuramazsın” demiş.

Fesuphanallah!

Her şeye gücü yeten ve hükmü koyan Tanrı’n, “Şüphesiz Allah katında din İslâm’dır”[1] ve “Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm’ı seçtim”[2] diyecek. 

Buna karşın siz bir din kurmaktan bahsedeceksiniz. 

 

Devenin üstünde sınır tanımayan Hadsiz, “Vallahi bir konuda bir hadis varsa ve onun karşısında beş yüz tane ayet olsa hadisi seçerim” demiş.

Sende söz bitti Hadsiz... Sadece “Lekum dînukum veliye dîn”[3]diyorum.

 

Bu gidişle korkarım Kur’an-ı Kerim olmadan bir din kuracaklar.

***

 

Hadsiz deveye, “neden boynun eğri” demiş. 

Deve cevap vermiş, “senin neren doğru ki?”

***

 

TDK’ye bakalım;

Had                             : İnsanın yetki ve değeri/Sınır

Haddinden fazla         : Gereğinden çok, aşırı

Haddi hesabı yok       : Sayılamayacak kadar çok, sınırsız, ölçüsüz

Haddini aşmak           : Ölçüyü kaçırmak, aşırı gitmek

Amma ve de lakin bu tanımlamalar, Hadsizi tanımlamaya yetmiyor gibi...


 

[1] Âl-i İmrân/19

[2] Mâide/3

[3] Kâfirûn/6, “Sizin dininiz size, benim dinim de banadır.”