(MHA) Miss Universe 2025 Türkiye Güzeli Ceren Arslan Tayland'da yapılacak 2025 Kainat Güzellik Yarışması'na katılmadan önce Ataşehir'de bulunan Lotus Huzurevi ve Yaşlı Bakım Merkezi'ni ziyaret etti. HABER MERKEZİ- Miss Universe 2025 Türkiye Güzeli Ceren Arslan Tayland'da yapılacak 2025 Kainat Güzellik Yarışması'na katılmadan önce Ataşehir'de bulunan Lotus Huzurevi ve Yaşlı Bakım Merkezi'ni ziyaret ederek, burada kalan yaşlıların elini öptü, dualarını istedi, “Alzheimer hastalığı konusunda Tayland’da farkındalığı artıracağım, bu hastalıkla ilgili dünyanın dikkatlerini çekeceğim” dedi. “Alzheimer hastalığı aile ve toplumu etkileyen sessiz bir krizdir” Alzheimer Demans Parkinson Hasta ve Yakınları Derneği Kurucu Genel Başkanı Hakan Berktaş'ın konuğu olarak Lotus Huzurevi ve Yaşlı Bakım Merkezi'ne gelen Türkiye Güzeli Ceren Arslan burada kalan yaşlıların ellerini öptü ve dualarını istedi. Alzheimer Demas ve Parkinson Hastalığı konusunda farkındalık ziyaretinde bulunan Ceren Arslan, Tayland'da bu hastalık konusunda dikkat çekeceğini söyledi. Berktaş ve Arslan yaptıkları ortak basın toplantısında Alzheimer hastalığının sadece bir hastalık olmadığını, aile ve toplumu etkileyen sessiz bir kriz olduğu söylediler. Berktaş, bu hastalık ile ilgili şu ana kadar yaptıkları çalışmaları anlattı ve daha bir çok çalışma ve projeler üreteceklerini dile getirdi. Hakan Berktaş, Alzheimer ve diğer demans türlerinin yalnızca hastayı değil, ailesini, bakım verenleri ve tüm toplumsal yapıyı etkileyen çok boyutlu bir sağlık ve sosyal politika meselesi olduğuna dikkat çekerek, “Erken tanı, doğru bakım ve ailelere yönelik destek mekanizmaları, hem insan onurunu korumak hem de toplumsal maliyeti azaltmak için kritik önemdedir” diye konuştu. Alzheimer neden toplumsal bir konu? Alzheimer hastalığının aileye çok önemli yükler getirdiğini kaydeden Berktaş, “Bakım çoğu zaman aile içinde, özellikle birinci derece yakınlar tarafından üstleniliyor; bu durum iş gücüne katılımı azaltıp ekonomik ve psikolojik baskıyı artırıyor. Diğer yandan ekonomik etkilerde ise uzun süreli bakım, ilaçlar ve ev içi düzenlemeler ciddi maliyet oluşturuyor. Psikososyal sonuçlarda ise bakım verenlerde tükenmişlik, depresyon ve sosyal izolasyon sık görülüyor; nefes alma (respite) hizmetleri hayati” ifadelerini kullandı. “Erken tanı çok önemlidir” Berktaş, bu sinsi hastalıkla ilgili olarak, erken tanı farkının çok önemli olduğunu dile getirerek, “Erken tanı semptom yönetimini iyileştirir, hukuki, finansal planlama için zaman tanır ve bakım kalitesini artırır. Alzheimer sadece yaşlılığın doğal bir sonucu değildir; tıbbi, sosyal ve ekonomik boyutları olan yönetilebilir bir durumdur. Erken tanı ve doğru destekle, hem hastaların onurlu yaşamı hem de ailelerin yükünün hafiflemesi mümkündür. Toplumsal dayanışmaya ve kanıta dayalı politikalara her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var” değerlendirmesinde bulundu.
