Tarih: 02.06.2022 09:33

Prof. İsa ELİRİ: “Ressam” gördüğünü, “sanatçı”, duyumlarını estetik formlarla nesneye aksettirir…(2)”

Facebook Twitter Linked-in

AY: Müzik Alani “Telif Haklari” Konusunda STK’lar Çalisiyor. Görsel Sanatlar Alaninda da Ilerleme Oldu mu? GESAM Hakkinda Bilgi Verebilir misiniz?

ELIRI: Evet haklisiniz, yukarida da söyledigim gibi Müzik alaninda çok yol kat edildi. O kadar ki, bugün neredeyse her birey cep telefonu kullanmaktadir. Telefonlarinda kullanmasalar da var olan melodiler yada müzik eserleri sebebiyle özel tüketim vergisi adi altinda küçükte olsa bir miktar Meslek birlikleri araciligiyla sanatçilara pay ödemektedir. Yerel ve bölgesel radyolardan hatta kafeler müzikli restoranlardan bile sanatçilar adina pay almaktadirlar. Bizim alanimiz geregi bu döngü pek kolay olmamaktadir. Bu gün Kültür ve Turizm Bakanligimizin kusat ruhsat verdigi 5 yildizli otellerde bile duvarlarda, odalarda çogaltma röprodüksiyonlar kopya eserler yer almaktadir. Bu ve benzer ihlal ve izinsiz kullanimlara haiz magduriyetlerin henüz önüne geçebilmis degiliz. GESAM’a gelince açilimi okurlarimiza katki saglasin Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birligi’dir. Sahsim itibariyle neredeyse kuruldugu tarihten bu güne Gesam’in önce “sanatçi üyesi” olarak sonrasinda bizzat “idari ve yönetim noktasi” v.b. her kademesinde görev aldim. Su anda da Yönetim Kurulu Üyesi ve Baskan vekilligi görevini yürütmekteyim.

AY: GESAM Hakkinda Bilgi Alabilir Miyiz?

ELIRI: GESAM; (Türkiye Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birligi)’nin kisaltilmis adidir. Bu ad; T.C. Kültür ve Turizm Bakanligi tarafindan yapilan düzenleme sonunda Bakanlar Kurulu’nca da tasdik edilmistir.

KURULUS:

T.C. Kültür ve Turizm Bakanligi Telif Haklari Genel Müdürlügü tarafindan hazirlanan çalisma çerçevesinde; (Türkiye Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birligi) GESAM 5846 sayili Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 2936 sayili kanunla degisik 42.maddesi ile Fikir ve Sanat Eseri Meslek Birlikleri ve Federasyonu hakkindaki tüzük hükümleri uyarinca kurulmustur. Merkezi Ankara’dadir. GESAM’in 66 ilde de temsilcileri bulunmaktadir.

(Türkiye Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birligi) GESAM 11 Agustos 1986 gün ve 19192 sayili Resmî Gazete’de yayimlanan “Fikir ve Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birligi Tip Statü’ye uygun olarak ve Statü’nün Resmî Gazete’de yayimlandigi günü takiben 8 Eylül 1986’da kurucu üyelerinin Ankara’da Valilige basvurmasiyla tüzügünün 3. maddesi geregince tüzel kisilik kazanmis, Yönetim Kurulu,  Haysiyet Kurulu,  Denetleme Kurulu ve Teknik Bilim Kurulu Baskan ve Üyeleri, T.C. Kültür ve Turizm Bakanligi’nin 26.11.1986 gün ve 49738 sayili teklif yazilari üzerine, Bakanlar Kurulu’nun 08.12.1986 gün ve 86/11277 sayili karariyla, mevzuata göre,  yetkili organ olarak görevlendirilmis bulunmaktadir.

GESAM; ülkemizde güzel sanatlar sahasinda 1986’da kurulan ilk Meslek Birligidir. 2021 yili itibari ile 35 hizmet yilini basari ile geride birakan GESAM, su anda Türkiye’nin bu sahadaki tek resmî, yasal ve yetkili Meslek Birligidir.

GESAM NE YAPAR?

GESAM, üyelerinin yetki verdigi eserlerin telif haklarini takip eder, telif ücretlerini tahsil eder ve dagitimini yapar.

GESAM’in AMAÇLARI NELERDIR?

1- Üyelerin telif haklarini korumak,

2-Telif haklari ile ilgili kanun, yönetmelik hazirliklarinda yetkililere yardim etmek, sanatçilarin görüslerini, düsüncelerini ilgili kuruluslara bildirmek,

3- Telif haklarindan dogacak uyusmazliklarda arabulucu olmak, problemlerin çözümüne yardim etmek, mahkemelerde gerekirse birlik avukatlari vasitasi ile üyelerin davalarini takip etmek, toplanan telif ücretlerinin dagitimina yardimci olmak,

4- Türk sanatinin ve kültürünün gelismesine katkisi olacak faaliyetleri desteklemek, sanatçilara maddî ve manevî destekler saglamak,

5- Devlet ile sanatçi iliskilerinin gelismesine katkida bulunmak.

 

AY: Her Kisi, Meslegi Ne Olursa Olsun Resim Yapabilir mi? “Yetenek Gerek” Derseniz, “Ne gibi?” Sorusuna Nasil Cevap Verirsiniz?

ELIRI: Tabi kî herkes resim yapabilir. Lakin herkes “sanatçi” olamaz. Ressam gördügünü yapar. Oysa sanatçi gördügünün yani sira, kendi öznesinde yer alan birikimlerle birlikte, sezgisel ve hissel duyumlari estetik formlarla nesneye aksettirir. His ve sezgilerin estetik ile harmanlanmasi eseri, yani sanatçinin üslubu ve tarzinin tecellisi nesnel eseri olusturur. Bilirsiniz bu süreç sancili bir süreçtir.

Sanat; insanla nesnel gerçekler arasindaki estetik iliski olarak tariflenir. Tüm bunlara ragmen öyle dogustan yetenekli kisilikler vardir ki, onlar Allah vergisi dogustan sanatçidir. Bu mahiyette yerli ve yabanci çok sayida örnek verilebilir. Çalisarak, disiplinli bir programla evet herkes resim yapabilir. Resim ayni zamanda; matematik, fizik, kimya ve biyolojidir. Kurallari vardir bunlar ögretildiginde ve resim teknigine uyarlandiginda tabi ki herkes resim yapar. Lakin ancak analitik ön yapida yer alan unsurlari çözümler. Zaten sanatçi olabilmesi arka plana geçebilmesi, mana boyutunda ona bir kimlik yüklemesiyle gerçeklesir ki herkes buna vakif olamaz.

AY: Ressam’lik Kazançli Bir Meslek mi?

ELIRI: Kisaca zaman zaman toplumsal, sosyal ekonomik, psikolojik siyasi nedenlerle degiskenlik gösterse de, bu soruya evet deyip biraz açmak isterim bunu. Sanat egitimi alan okurlarimizin heyecanini ve sevklerini de kirmak istemem. Isinizi iyi yaparsaniz ve inanirsaniz emin olun ugraslariniz ve gayretleriniz bu kapsamda karsilik bulmaktadir. Resim sanati ekonomiyle var olan bir yapidir. Bu üreten sanatçi içinde böyledir, araci galericiler içinde ve alici, kolleksiyoner içinde önemlidir. Bu sebeple ekonomik göstergeleri üst seviyede toplumlarda, sanatin arzu edilen noktaya gelmesi ve üreten sanatçinin fikri ve fiziki üretimi çerçevesinde ortaya çikan eserinin karsiligini maddi ve manevi olarak almasi daha da karsilik bulmaktadir.Ayrica sanat eseri alma, bulundurma ve hediye etme farkli bir kültürel yapidir. Toplumda bu kültür olustukça, pekistikçe sanatçiya ve sanat eserine yönelim artacak ve buna bagli olarak ressamlarin kazanci da bu dogrultuda çogalacaktir. Kastedilen günümüz sartlarinda ise tabi ki zor bir süreçten geçmektedir sanatçilar. O yüzden “sanata ve sanatçiya mutlaka devlet destegi sarttir” noktasinda israrciyim. Atatürk’ün ifadesiyle “Köklü kültür temelleri üzerine insa edilen Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sosyal devlet politikalari çerçevesinde sanat ve sanatçilarina mutlaka maddi ve manevi destek saglamalidir.” Yoksa sanatçi sermayeye ve finansa yönünü dönerek özgünlük ve estetikten uzaklasarak hem sanatin hem de kendi tekrarinin esiri olur. Gerçek sanatçi isine asiktir eser satmasa da severek üretmeye devam eder. Bilirsiniz bir çok ressam yasarken ser sefil yokluklar içerisinde ömürlerini tamamlamislardir. Tabi ki ekonomiyi düsünmeden sorun etmeden üretseler inanin dünya daha bir güzel olur ve renklenir. Olmasa da üretimden resim yapmaktan vaz geçecek degiliz. Ayrica sunu da belirtmeliyim ki “sanat ayni zamanda bir özgürlük ve haz” alanidir. Bunu meslek olarak seçtiginizde hersey renkleniyor. Bakin, yanilmiyorsam bir boya firmasinin “rengi hayattan çekin alin geriye ne kalir” diye bir reklam filmi slogani vardi. Ben daha genis bir ifadeyle konuya yaklasip diyorum ki “SANATI yasamdan çekip alin bakin geride ne ve neler kaliyor.” Moda bir sanattir çekip aldiginizda; eger amaç giyinmek, örtünmekse insan bunu yapabilir çuvalla da yaprakla da, mimari tasarim bir sanattir. Çekin alin bakin geriye ne kaliyor. Amaç barinmaksa insan magarada da, agaç kovugunda da barinir. Yemek bile sanattir. Amaç karin doyurmaksa insan bir sekilde doyar. Ama gastronomi bir sanattir. Bu örnekleri çogaltmak mümkündür. Sonuç itibariyle insan yasamindan sanati çekip alirsaniz geriye sadece zorunlu yasamsal ihtiyaçlarini tedarik eden ve bunun için yasayan bir varlik kalir. Sadece bunun için bile sanat sarttir.

Devam edecek…




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —