İBB: “DAVA HUKUKİ DEĞİL SİYASİDİR, AMAÇ İMAMOĞLU’NU SİYASİ HAKLARDAN MAHRUM ETMEKTİR”

İBB: “DAVA HUKUKİ DEĞİL SİYASİDİR, AMAÇ İMAMOĞLU’NU SİYASİ HAKLARDAN MAHRUM ETMEKTİR”

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkan ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada mütalaasını açıklayan savcı, hapis cezasının yanı sıra İmamoğlu hakk

Istanbul Büyüksehir Belediye (IBB) Baskani Ekrem Imamoglu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Baskan ve üyelerine hakaret ettigi iddiasiyla yargilandigi davada mütalaasini açiklayan savci, hapis cezasinin yani sira Imamoglu hakkinda Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) ‘siyasi yasak’ içeren 53. maddenin de uygulanmasini da istemisti. Davanin Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 1 Haziran’da yapilacak durusmada karar çikmasi bekleniyor. IBB'den yapilan açiklamada, 'Ekrem Imamoglu, kendisine hakaret eden bir siyasiye yine kendi sözleriyle cevap vermistir. Imamoglu’nun ne esas olarak ne de biçim olarak YSK üyelerini hedef almasi söz konusu degildir. Dolayisiyla söz konusu dava, mesnetsiz bir davadir; hukuki degil, siyasi bir davadir” denildi.

IBB Baskani Ekrem Imamoglu'nun, 13 bin oy fark ile kazandigi 31 Mart seçimlerinin iptal edilmesinin ardindan yaptigi basin açiklamasinda YSK Baskan ve üyelerine hakaret ettigi iddiasiyla yargilandigi davanin durusmasi, Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 1 Haziran Çarsamba günü yapilacak. Durusmada karar çikmasi bekleniyor. IBB Basin Bürosu'ndan davayla ilgili bugün yazili bir açiklama yapildi.

Imamoglu'nun yargilanma süreci ve gelinen noktanin basliklar halinde anlatildigi IBB açiklamasi söyle:

'Istanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 1 Haziran saat 11:30’da yapilacak durusmada; savciligin esas hakkindaki mütalaasinda Kurul halinde çalisan kamu görevlilerine hakaret iddiasiyla Sayin Ekrem Imamoglu’nun 1 yil 3 aydan 4 yila kadar cezalandirilmasina iliskin talebi hakkinda yapilacak savunmalar sonrasinda karar verilecegi beklenmektedir. Konuyla ilgili sürecin kronolojisi ve detaylari asagida anlatilmaktadir.

DAVANIN KAYNAGI: IBB Baskani Ekrem Imamoglu, 30 Ekim 2019 tarihinde Fransa'nin Strasburg kentinde düzenlenen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’ne Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani olarak katildi. Imamoglu, bu kongrede yapmis oldugu konusmada; seçim sürecinde kamu kaynaklarinin iktidar lehine sinirsiz bir sekilde kullanildigini, seçim süresince toplumu bölen ve kutuplastiran dil kullanildigini, Cumhurbaskani ve kabine üyelerinin seçim yasaklarini dikkate almayan eylem ve uygulamalarini, devletin haber ajansi olan Anadolu Ajansi’nin seçim sonuçlarini manipüle etmek istedigini aktardi. Ve iktidarin, manipülasyonla kazanamadigi 31 Mart seçimini, seçimleri yönetmekle yetkili olan Yüksek Seçim Kurulu karari ile iptal ettirerek kazanmak istedigini vurgulayarak siyasi elestirilerde bulundu. 

IMAMOGLU STRASBURG’DA TAM OLARAK NE DEDI: Açiklamanin tamami degerlendirildiginde, söz konusu açiklamalarin tamamen siyasi bir elestiri oldugu ve yargi mensuplari ile konunun ilgisi bulunmadigi açiktir. Nitekim IBB Baskani Ekrem Imamoglu’nun ‘31 Mart’ta oy verenlerle sandiklara ve demokrasiye, 16 milyon Istanbulluyla hep birlikte sahip çiktik. Günlerce sandiklarin basinda nöbet tutuldu. Iktidar, manipülasyonla kazanamadigi seçimi, seçimleri yönetmekle yetkili olan Yüksek Seçim Kurulu karari ile iptal ettirerek kazanmak istemistir. Ama iktidarin tüm gücüne ragmen yurttaslarimizin güçlü iradesi 23 Haziran gecesi bir kere daha ve çok daha güçlü ve gür bir sesle demokrasiden yana olmustur. Seçimle gelenin seçimle gitmedigi yerde ne demokrasi olur ne de hukukun üstünlügü kalir. Vatandasin sandiktan çikan iradesi, bir takim makam sahiplerinin kendi arzularina göre geçerli ya da geçersiz sayabilecegi herhangi bir irade degildir. Vatandasin seçme ve seçilme hakkini özgürce kullanmasinin önüne engeller çikarmak, demokrasi disi arayislar içindeki kesimleri güçlendirmekten baska bir ise de yaramaz’ seklindeki sözleri tamamen siyasetçilere yönelik elestirilerden ibarettir.

BAKAN SOYLU NASIL DAHIL OLDU VE SUÇ ISLEDI: Içisleri Bakani Süleyman Soylu, 4 Kasim 2019 tarihinde bir açiklama yaparak Ekrem Imamoglu’nun kongrede yapmis oldugu konusmasindan dolayi müvekkile ‘Avrupa Parlamentosu'na gidip Türkiye’yi sikayet eden ahmaga söylüyorum; bunun bedelini bu millet sana ödetecek. Yaziklar olsun’ ifadelerini kullanmistir. Bakan Soylu’nun kamu görevlisi olan Ekrem Imamoglu’na görevinden dolayi söyledigi bu sözler nedeniyle resen sorusturulmasi gereken suçlar islemistir.

IMAMOGLU’NUN SOYLU’YA CEVABI: Yine 4 Kasim 2019 günü, Üsku¨dar Fethipasa Korusu’nda, Içisleri Bakani Soylu’nun bu sözlerini hatirlatarak basin mensuplarinin IBB Baskani Ekrem Imamoglu’na soru sormalari üzerine Imamoglu, bu sözlere karsi o seviyeye inmeyecegini, ancak bir cümle ile oraya deginmek istedigini belirterek, ‘31 Mart'ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa'da onlarin gözünde nereye düstügümüz noktasinda o olan biten seylere baktigimizda, tam da 31 Mart' ta seçimi iptal edenler ahmaktir, önce oraya bir odaklansin' diyerek, Bakan Soylu’nun sözlerini iade etmistir.

SOYLU’NUN ISTANBUL SEÇIMLERI ve IPTAL KARARINDAKI ROLÜ: Hatirlanacaktir, Bakan Soylu gerek 31 Mart Istanbul seçimleri sürecinde gerekse de 6 Mayis 2019 tarihinde seçimlerin iptali ve yeniden seçim kararinin alinmasi sürecinde canla basla çalisti. Büyükçekmece ilçesinde sandik görevlilerinin kovusturulmasi ile ilgili siyasi kararlar alip uyguladi. Kamuoyuna gerçeklere aykiri onlarca beyanatta bulundu. Iptal edilen seçimde Içisleri Bakani sifatiyla Ekrem Imamoglu’nun rakibinin yanina gitti ve kamu gücünü kullanarak her anlamda destek oldu. Seçimlerin iptal edilmesi gerektigi fikrini her ortamda savunarak haksiz ve hukuksuz iptal kararinin çikarilmasi yönünde yogun çabalar gösterdi.

IMAMOGLU YSK ÜYELERINI DEGIL, SEÇIMLERIN IPTALINE ETKIDE BULUNAN SIYASILERI ELESTIRDI: IBB Baskani Ekrem Imamoglu bunlari elestirmistir, ‘oraya bir cümle yapmak isterim’ diyerek dikkat çekmek istedigi nokta tam da burasidir. Seçimde haksizliga ugradigi için 13 binlik oy fark 810 bine çikmistir. Tamamen yasal seçimleri iptal ettirerek yeniden seçime gidilmesi bu sonucu dogurmustur. Bakan Soylu’ya yönelik sözlerle dikkat çekilmek istenen noktanin bu oldugu açiktir.

Seçim sonuçlarini degistirmeye yönelik haksizlik ve hukuksuzluga öncülük eden bir bakani elestirdi diye cezalandirilmak istenmesi de bir baska haksizliktir. Yapilan açiklama, Bakan Soylu’nun yakisiksiz sözünün kendisine iadesinden ibarettir. Yüksek Seçim Kurulu’na veya üyelerine yönelik herhangi bir söz ve kast söz konusu degildir.

IDDIANAME VE DAVA: Bütün bu olaylar üzerine Yüksek Seçim Kurulu Baskanligi tarafindan 15/11/2019 tarihli müzekkere ile yapilan suç duyurusundan hareketle Istanbul Anadolu Cumhuriyet Bassavciligi Özel Sorusturma Bürosu tarafindan hazirlanan 2020/53491 sorusturma numarasi, 2021/28722 esas numarasi ve 2021/22456 iddianame numarasiyla IBB Baskani Ekrem Imamoglu’na karsi dava açilmistir.

1 Haziran 2022’de karar verilmesi beklenen davada Imamoglu’nun '31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktir' seklindeki söyleriyle YSK üyelerine alenen hakaret ettigi, kurul üyelerinin onur, seref ve sayginligini rencide edecek nitelikte oldugu iddia edilerek cezalandirilmasi talep edilmistir.

DAVA HUKUKI DEGIL SIYASIDIR. AMAÇ IMAMOGLU’NU SIYASI HAKLARDAN MAHRUM ETMEKTIR: Özetlendigi gibi Ekrem Imamoglu, kendisine hakaret eden bir siyasiye yine kendi sözleriyle cevap vermistir. Imamoglu’nun ne esas olarak ne de biçim olarak YSK üyelerini hedef almasi söz konusu degildir. Dolayisiyla söz konusu dava, mesnetsiz bir davadir; hukuki degil, siyasi bir davadir. Bakan Soylu, bir kamu görevlisi olan IBB Baskani’na hakaret ederek süreci baslatmistir.

Bu davayla 2019 Istanbul seçimlerinde ortaya çikan sonucu ve seçmen iradesini kabul edemeyenler, konusmanin özünü degistirerek siyasi bir dava açilmasini saglamislardir. Amaç, hukuku siyasi rakiplerine karsi bir kez daha silah olarak kullanmak ve bu yolla Ekrem Imamoglu’na engel olmaktir; Imamoglu aleyhinde siyasi yasaklilik hükmü olusturmak ve önümüzdeki seçimlerden elemektir.'

TCK'NIN 53. MADDESI NE ÖNGÖRÜYLOR 

TCK'nin 'Belli haklari kullanmaktan yoksun birakilma' baslikli 53'üncü maddesinin birinci fikrasinin (b) bendi, ‘seçme ve seçilme ehliyetinden mahrum birakmayi’ öngörüyor.