Babacan'dan iktidara: Elinizdeki düşman etiketleme makinesini bırakın

Babacan'dan iktidara: Elinizdeki düşman etiketleme makinesini bırakın

Partisinin Kozluk kongresinde konuşan DEVA Lideri Babacan, ekonomi yönetimini eleştirdi: Düşman arıyorsanız hayat pahalılığına bakacaksınız. Elinizdeki düşman etiketleme makinesini bırakıp, marketlerdeki fiyat etiketlerine bakacaksınız.

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Kozluk İlçe Kongresi'nde konuştu. Burada önemli açıklamalarda bulunan Babacan'ın gündeminde iktidarın ekonomi politikaları vardı.

İktidarın çözümünü bulamadığı her sorun karşısında düşman arama politikasına giriştiğini söyleyen Babacan, ''Düşman arıyorsanız hayat pahalılığına bakacaksınız. Elinizdeki düşman etiketleme makinesini bırakıp, marketlerdeki fiyat etiketlerine bakacaksınız'' dedi.

Babacan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle: 

''Bu ülkede ifade özgürlüğü var ama bu söylenenlerin, açıklananların nereye gideceğini bilmeleri gerekiyordu. Bu hükümet nerede boş yer görse rant gözlükleriyle bakıyor. Çatlamış, kurumuş toprakların su ile buluşması gerekirken Kanal İstanbul konuşuluyor. Büyük projeler sağlam hukuki ve çevre analizleriyle yapılır. Ondan sonra siyasi karar alınır. Raporlar tarafsız ve bağımsız olur. İnatla bu ülkenin vatandaşını riske atamazsınız.

'ELİNİZDEKİ DÜŞMAN ETİKETLEME MAKİNESİNİ BIRAKIN'

Soruna çözüm üretemediklerinde ellerine etiket makinesi almışlar kimine hain kimine düşman etiketi yapıştırıyorlar. Gündemi olumsuzluklarla dolduruyor. Birilerini düşman hain terörist ilan ediyorlar. Düşman arıyorsanız hayat pahalılığına bakacaksınız. Elinizdeki düşman etiketleme makinesini bırakıp, marketlerdeki fiyat etiketlerine bakacaksınız.

'AYKIRI HER FİKRİ SUSTURMAK İSTİYORLAR'

İktidarın devamlılığı çok zor görünüyor. Bu nedenle kalan ihaleleri dağıtmaya çalışıyorlar. Gitme zamanının çok yakın olduğunu çok iyi biliyorlar. Aykırı her fikri susturmak istiyorlar. Gazeteler, TV onların istediğini yazsın istiyorlar. 

Ekonomi paketinden vergi artışları çıktı. İletişim vergisini ise yüzde 33 artırdılar. Siz oyunun kuralını oyunun ortasında değiştiremezsiniz. Takvim başladıktan sonra o yıla ait vergi oranını değiştiremezsiniz.  Bu sorun ülkenin gündeminden çıktı dediğimiz her şeyi canlandırdılar dirilttiler. Kürt meselesini dirilttiler. 

'AYNI YANLIŞ TEZİ İNATLA SAVUNMAYA DEVAM EDİYOR'

Hem faiz hem enflasyon hem kurlar yükseliyor. Aynı yanlış tezini burada inatla savunmaya devam ediyor. Buradan Cumhurbaşkanına sesleniyorum sürekli aynı nakarat tekrar edeceğinize Batman'a Hakkari'ye Şırnak'a gelin. Vatandaşa sorun 'sorunun var mı?' diye sonra yurt meselesi var mı yok mu anlayın. Kürt sorunu olup olmadığını vatandaşlara sormanız lazım, çarşı pazar dolaşmanız lazım. Kürt gençlerimize sormanız lazım kürt meselesi var mıymış yok muymuş. Krizlerin ortağını küçük ortağınızı alıp gelin. Ankara'dan ahkam kesmek kolay buraya gelin. 

'KAYYUM ATAMALARINA SON VERECEĞİZ'

84 milyon 1'den büyüktür. Tüm vatandaşlarımız kendisini eşit ve birinci sınıf olarak hissetmek zorundadır. Etnik dini ayrımcılıktan vazgeçmek zorundayız. İktidarın seçimi kazanamadığı yerleri kayyum atayarak ele geçirmesine karşıyız. Haksızlıkla, gasp edilerek sağlanan kayyum atamalarına son vereceğiz. Temel hak ve özgürlükleri halka tanıyacağız. Kalbinin sıcaklığı sesine yansıyan daha 22 yaşında terör örgütünün katlettiği öğretmen Aybüke Yalçın için buradayız. Kürt meselesini siyasi kanalıyla çözmek için buradayız. Çözümü meşru demokratik siyasette arıyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm vatandaşlarımız sorununu üreten sizsiniz. Tek yetkili ben olayım derseniz tüm olanların tek sorumlusunun da siz olduğunuzu kabul edeceksiniz. Yoksulluk hızla artıyor. Şu yoksullukta milyarlarca doları Kanal İstanbul için harcamakta ısrar ediyorlar. Bu millet sizin kötü yönetiminizin bedelini ödemek zorunda değil. 

Gelir dağılımı bozuluyor. Gençlerin umudu tükeniyor. Kalkınma derken ülkenin topyekun kalkınması olacaktır. Büyüme, ekonomik kalkınma güvenle olur. Siz bu ülkenin güvenine, istikrarına zarar verdiniz.''