Özdağ, “İnsanımıza hamaset çorbası içirip, vatan millet tatlısı yedirdikten sonra faiz kahvesi ikram ediyorlar. Onlar utanmıyor ama maalesef ki halk olarak bizim ne kadar uyandığımız söylenebilir?” diye sordu.
Bazı iktidar mensuplarının “Türk milleti saf ve hiçbir şeyden anlamaz” düşüncesine kapıldığını kaydeden TBMM Gelecek-Saadet Grup Başkanı ve Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ, “İnsanımıza hamaset çorbası içirip, vatan millet tatlısı yedirdikten sonra faiz kahvesi ikram ediyorlar. Onlar utanmıyor ama maalesef ki halk olarak bizim ne kadar uyandığımız söylenebilir? Adeta bir akıl tutulması yaşıyoruz. Bakınız bu bir dramdır. En büyük beka sorunumuzdur: Nasıl olsa “Türk milleti saf ve hiçbir şeyden anlamaz” diye düşünen bir güruh var. Makam/kariyer sahibi oldular, çok zenginleştiler, üstelik çok da densizleştiler. Kibirli halleri ile arz-ı endam ediyorlar” dedi.
TÜM BU PERVASIZLIĞIN ADRESİ VE SORUMLUSU BELLİ
Söz ettiği güruhun pervasızlığının sebebini ve sorumluluğunu bulmak için çok uzaklara gidilmemesi gerektiğini belirten Özdağ, “Peki bu güruh, pervasızlığını neye daha doğrusu kime borçlu? Mesela Sayın Erdoğan ABD’ye gitti, bir dizi görüşme yaptı. Mesela İtalya başbakanı Meloni ile görüştü ve Meloni, “İtalya’nın mülteci kampına dönüşmesine izin vermeyeceğim” dedi. Bu görüşmenin ardından İngiltere, Almanya ve Fransa başta olmak üzere AB ve Avrupa ülkeleri artan kaçak sığınmacı nedeniyle yeni arayışlara girdiğini açıkladı. Almanya İçişleri Bakanı Faeser göç konusunda Türkiye ile daha yakın iş birliği hedeflediğini söyledi. Türkiye ile mevcut sığınmacı anlaşmasının güncelleneceğini belirtti. Diğer ülkeler de aynı şekilde açıklamalar yapmaya başladı. Erdoğan tüm bu ardı ardına yapılan açıklamaların ertesinde yeniden Ensar ve muhacir propagandasına başladı” dedi.
TÜRKİYE HER GEÇEN GÜN DAHA DA BİR ÇIKMAZA SÜRÜKLENİYOR
Tüm bu yaşananların ve söz konusu ülkeler tarafınca yapılan açıklamaların ardından da Türkiye’deki sığınmacı karşıtlığından endişe duydukları haberleri düşmeye başladığına hatırlatmada bulunan Özdağ, “Bu açıklamaların ardından Türkiye’de neler mi oldu? Sayın Erdoğan ve iktidar mensupları 14 Mayıs genel seçimleri öncesinde “Sığınmacıları geri göndereceğiz” açıklamalarının tam tersine hareket ettiler ve her ne hikmetse sığınmacı konusunda haber yapan sosyal medya hesaplarına ve yöneticilerine operasyonlar başladı. Birçok gazeteci tutuklandı. Eşzamanlı olarak bir kısım yandaş gazeteci ve akademisyen de ümmet kardeşliği ve güya ırkçılık karşıtı Arapça/Türkçe propaganda içerikli videoları çekti. Tüm bunlar Erdoğan’ın BM toplantısı için gittiği ABD’de Türk milleti ve devleti hariç herkese özgürlük, umut, barış ve dostluk vaat ettikten sonra sığınmacıları kastederek: “Ülkemizde muhalefet, seçimi kazanırsak mültecileri göndereceğiz diye tehdit etti. Biz ise tam aksi. Biz mültecilere olan ev sahipliğine aynen devam edeceğiz” Açıklamasını yaptıktan sonra oldu. Aklidenler ve düşünenler için bu olanlardan alınacak büyük ibret ve dersler vardır. İşin özü dün söylediğinin bugün tam tersini savunan bir iktidarla karşı karşıyayız ve bu iktidar her geçen Türkiye’yi daha da bir çıkmaza sürüklüyor” ifadesinde bulundu.