Tarih: 25.12.2017 20:37

?Ben Antepliyem, Şahinem Ağam, Mavzer omuzlarıma yük?

Facebook Twitter Linked-in

 

17 Aralık 1918´de İngilizler Antep´e girmiştir. Bir yıl boyunca süren bu işgale Fransızlar tepki göstermiş, 1918 Eylül´ünde yapılan İngilizlerin Musul üzerindeki ?Nezaret Hakkı? ndan vazgeçmeleri ile önce Suriye daha sonra Antep, Urfa ve Maraş boşaltılmıştır. 

İngilizler'in ardından Fransızlar 29 Ekim 1919´da Kilis´i, 5 Kasım 1919´da Antep´i işgal edince, 1920 yılının başında ise ünlü Antep Savunması başlamış oldu. 

1 Nisan 1920´de başlayan Gaziantep savunması 11 ay sürdükten sonra açlık yüzünden sona ermiştir. Savunma süresince Fransızlar şehre 70.000 mermi atmış, 6.317 Antepli şehit olmuştur. Bu olağanüstü savunma sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi 6 Şubat 1921 tarihli toplantısında Antep´e 'Gazi' unvanını vermiştir.

15 Mart 1921 tarihinde Londra´da Türk Dışişleri Bakanı ve Fransız delegasyonu Antep, Adana ve çevrelerinin Türklere geri verilmesi hususunda mutabakat sağlamıştır. Nitekim bu antlaşma Ankara Antlaşması ile son şeklini almış ve 25 Aralık 1921´de son Fransız askeri Antep´ten ayrılmıştır. Her yıl 25 Aralık Antep?in kurtuluş günü olarak kutlanmaktadır.

 

 

Sitemizin de yazarlarından usta şair Yavuz Bülent Bakiler; 'Ben Antepliyim' şiirinde ne güzel söyler: 

 


Ben Antepliyim, Şahin'im ağam. 
Mavzer omzuma yük. 
Ben yumruklarımla dövüşeceğim. 
Yumruklarım memleket kadar büyük. 
Hey, hey!
Yine de hey hey! 
Kaytan bıyıklarım, delişmen çağım 
Düşman kurşunlarına inat köprü başında 
Memleket türküleri çağıracağım.
Bu dağlarda biz yaşarız, bu dağlar bizim dağımız. 
Namusumuz temiz, bayrağımız hür 
Analarımız, karımız, kızımız, kısrağımız 
Burda erkekçe döğüşür
Bir bayrak dalgalanır Antep kalesi üstünde 
Alı kanımdaki al, akı alnımdaki ak 
Bayraklar içinde en güzel bayrak 
Düşüncem senden yanadır
Hep senden yanadır çektiğim kahır 
Bu senin ülkende, senin gölgende 
Düşmesin kara kalpaklar, kirlenmesin duvaklar 
Korkum yok ölümden kâfirden yana 
Alacaksa alsın beni şafaklar.
Hey, hey! 
Yine de ey hey! 
Al bayraklar altında kara bir kartal gibi 
Yaşamak ne güzel şey.
Bir sır var bu mavzerde, attığım gitmez boşa 
Çıkmış bir eski savaştan 
Türk'ün bir karış toprak parçası için 
Destanlar yazacağız yeni baştan.
Yıktım toprağın üstüne bir sarı kurşunla birini 
Çıktı karşıma biri, 
Çıktıkça çektim tetiği bismillâhlarla beraber 
Vurdum alnından kâfiri.
Bu kaçıncı kurşundur, bu kaçıncı bismillâh 
Bu kaçıncı ölüdür? 
Bir türkü söylenir siperlerde her sabah 
Vurun Antepliler namus günüdür!
Ben Antepliyim Şahin'im ağam 
Mavzer omzuma yük 
Ben yumruklarımla dövüşeceğim 
Yumruklarım memleket kadar büyük


 

 

HABER: YASEMİN ALTUN 

 

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —